
-
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- +90 444 5 065
- http://www.yyu.edu.tr/
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
Y.DOÇ.DR. İLHAMİ NALÇACIOĞLU
Üniversite: Yüzüncü Yıl Üniversitesi
Bölüm: Sağlık Bilimleri Enstitüsü

ÇALIŞMA ALANLARI

1. Örgüt yönetimi (TR)
2. Yönetim (TR)
3. Sosyal değerler (TR)
4. Kültür (TR)
5. Değerler (TR)
6. İnternet kullanımı (TR)
7. İnternet (TR)
8. Uzaktan öğretim (TR)
9. Uzaktan eğitim (TR)
10. Bilgisayar kullanımı (TR)
11. Bilgisayar (TR)
12. İlköğretim okulları (TR)
13. Liderlik (TR)
14. Eğitim yönetimi (TR)
15. Yönetici yetiştirme (TR)
16. Van (TR)
17. Ortaöğretim (TR)
18. Mesleki formasyon (TR)
19. İşçi çocukları (TR)
20. Türk işçi çocukları (TR)
21. Hollanda (TR)
22. Eğitim sorunları (TR)
23. Almanya (TR)
24. İnsan (TR)
25. Psikanaliz (TR)
26. Freud, Sigmund (TR)
27. Üniversite öğrencileri (TR)
28. Spor eğitimi (TR)
29. Beden eğitimi (TR)
30. Van (TR)
31. Uyum (TR)
32. Sosyal hayat (TR)
33. Kız çocukları (TR)
34. Korunmaya muhtaç çocuklar (TR)
35. Yönetim (TR)
36. Polis teşkilatı (TR)
37. Personel yönetimi (TR)
38. Personel yönetimi (TR)
39. Values (EN)
40. Culture (EN)
41. Social values (EN)
42. Management (EN)
43. Organizational management (EN)
44. Computer assisted education (EN)
45. Computer use (EN)
46. Distance education (EN)
47. Distance instruction (EN)
48. Internet (EN)
49. Educational administration (EN)
50. Leadership (EN)
51. Primary education schools (EN)
52. Occupational formation (EN)
53. Secondary education (EN)
54. Van (EN)
55. Manager training (EN)
56. Germany (EN)
57. Education problems (EN)
58. Holland (EN)
59. Children of the Turkish workers (EN)
60. Employee?s children (EN)
61. Freud, Sigmund (EN)
62. Psychoanalysis (EN)
63. Human (EN)
64. Physical education and training (EN)
65. Sport education (EN)
66. Students-university (EN)
67. Children who are in need protection (EN)
68. Young girls (EN)
69. Social life (EN)
70. Adjustment (EN)
71. Van (EN)
72. (EN)
73. Personnel management (EN)
74. Police organisation (EN)
75. Management (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
Yönetiminde kültür ve değerlerin yeri The Role of culture and values in administration
Uzaktan eğitimde internet kullanımı The Use of internet in distance
ÖZET Eğitimde iletişim teknolojilerinin kullanımı, özellikle uzaktan eğitim konusunda yapılan araştırmalar nedeniyle gündemdeki yerini korumaya devam etmektedir.. Uzaktan eğitim teknolojik olarak yeni fakat uygulama olarak köklü bir olgudur. Zaman, mekan, malzeme, öğretmen vb. kısıtlamaları katı değildir. Uzaktan eğitim her an ve sınırsız öğrenme ortamını beraberinde taşımaktadır. Yalnız başına bile bu nitelikler, yöneticilerin ilgilerini çekmektedir. Bilim ve teknolojideki gelişmeler, her meslekte yeni bilgi ve teknolojileri öğrenmeyi ve çalışanların bu konularda yetiştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Bilgi toplumunda örgütler, artık çalışanlarında, çok yönlü beceri sahibi, karmaşık örgüt içi ve dışı ilişkileri kavrayabilen yeterlilikler ve etkili takım çalışmasına uyma yeteneği aramaktadır. Günümüzde yeni teknolojilerin kullanılması ve yayılmasında, insan kaynaklarının çok önemli bir rolü olduğu kabul edilmektedir. Son yıllarda gelişme gösteren ağ protokolleri ve bu protokollerin uluslararası boyutlara ulaşması uzaktan eğitim uygulamalarına yeni bir uygulama alanı meydana getirmiştir. Uzaktan eğitim; öğrenci ve öğretim elemanlarının farklı coğrafi mekanlarda olduğu, ders malzemesi aktarımı ve etkileşimin teknolojiden yararlanılarak gerçekleştirildiği eğitim biçimidir. Son 20 yıl içerisinde farklı kıtalarda Internet alt yapısını tamamlamış farklı ülkelerde Internet tabanlı uzaktan eğitim yöntemleri farklı modeller uygulanarak geliştirilmiş ve uzaktan eğitim adına ileri düzeyde gelişme kaydedilmiştir. İnternet son yüzyıl içinde üretilen en değerli ve en önemli eğitim sistemlerinden biri olup, uzaktan eğitim modelinin ana unsuru konumuna gelmiştir. Günümüzde Internet bir çok kişi tarafından kullanılmakta ve daha da artan taleple uzaktan eğitim sisteminin gelişmesinde rol oynamaya devam etmektedir. Son yılların en önemli iletişim araçları olan bilgisayar ve internet ; içinde bulunduğumuz yüzyılın da en önemli öğesi olmaya adaydır. Bu modeller ve yöntemler, kurumlar arasında standardize edilmiş sistemler ile yürütülmekle beraber internetin bireylere özgür eğitim ortamları sağlaması, kullanıcıların birbirleri arasında sürekli değişen ve ihtiyaca cevap verebilecek düzeyde eğitim ortamları da sağlaması, bireyler arası uzaktan eğitim modellerinin geliştirilebileceğine ilişkin en güzel Örneklerini oluşturmaktadır. internet; bilgisayarlar arasında geçiş yapma imkanı tanıyan, bilgi değişiminde ve iletiminde kullanılan en büyük bilgisayar ağıdır. Coğrafi sınır tanımaksızın, internete bağlı olan her bilgisayar birbirleriyle ilişki kurabildiğinden, Internet kullanıcıları şu hizmetlerden yararlanabilmektedir; 139 Bilgi merkezlerinin kataloglarını, bilimsel makaleleri ve raporları inceleme; 1. Çeşitli konularla ilgili olarak, bütün ülkelerden kişiler arasında gerçekleşen tartışmalara katılma, 2. Elektronik dergilerden ve duyuru bültenlerinden yararlanma; 3. Haberleşmek üzere elektronik postayı kullanma, 4. Uzaktan veri tabanlarına ulaşma, 5. Bir bilgisayardan diğerine dosya aktarma ve veri değiştirme, 6. Araştırma ve yayın yapma, 7. Bireysel iletişim ve eğlenceli etkinlikte bulunma; 8. Yazı, grafik görüntüsü, ses ve canlandırma içeren çoklu ortam multimedya’daki bilgiden faydalanma. Uzaktan eğitimi destekleyen kurumların, ortamların ve yöntemlerin ortaya çıkması ve/veya kullanılması ile; 1. Bilgi patlaması, 2. Bilgi iletiminin gerekliliği, 3. Yeni teknolojilerin kullanılması, 4. Öğrenme, öğretme süreçlerinin ve eğitim hizmetlerinin bireyi temel olarak duyduğu ihtiyaçları karşılamaya yönetilmesi, 5. Eğitim ortamların çeşitlenmesi ve geniş boyutlara ulaşması, 6. Program düzenlemede çağdaş yönetimlerin uygulanması, gerçekleşmektedir, Genel olarak UE uygulamalarıyla verilen hizmetler; 1. Okuma yazma öğretmeye, 2. Temel eğitime dayalı yaygın mesleki eğitime, 3. YÖK’larına hazırlıktan, doktora üstü düzeylere kadar tüm eğitim kademelerine, 4. Yetişkinlerin beceri kazanmasına, 5. Hizmetçi eğitime, 6. Geleneksel eğitim hizmetleri ile bütünleşerek kültürel değerlerin kazandırılmasına ve korunmasına, 7. Yaşam boyu eğitime yönelik olmaktadır, 140
İlköğretim yöneticilerinin çağdaş liderlik eğilimleri The Contemporary leadership tendencies of primer scool managements
140 ÖZET Toplum yaşamın getirdiği ve dayattığı olgulardan biride işbölümüdür. İş bölümünün istenilen, beklenilen ve gerekli görülen etkinliği sağlaması, insan unsurunun iyi yetişmiş ve örgütlenmiş olması gerekir. Yetiştirme, eğitim olgusunu gerektirirken; örgütleme ve yönlendirme ise, doğru bir yönetim ve liderliğe ihtiyaç duyar. Buradan hareketle eğitimin amaçlarının gerçekleştirilmesi için insan unsurunun niteliğinin yanı sıra, bu insan niteliğini örgütleyecek, yönlendirecek ve eğitimin diğer boyutları ile eşgüdüm içinde çalıştıracak liderlere gereksinim duyulduğu söylenebilir. Çağdaş eğitim paradigması gereğince ilköğretim yöneticilerinin çağdaş liderlik eğilimlerinin açığa kavuşturulması gereği, bu araştırmaya problem durumu olarak seçilmiştir. İfade edilen problemin çalışılmasına dönük bu araştırma, Van ili merkez ilköğretim yöneticilerinin çağdaş liderlik davranışlarına ilişkin öğretmen ve yöneticilerinin tutumlarını ölçmeyi amaçlamaktadır. Bu araştırmayla, ilköğretim öğrencilerinin geliştirmeleri gereken liderlik davranışları belirlenmiştir. Böylece, ilköğretim yöneticilerinin liderlik rolünü daha etkili gerçekleştirmelerine yönelik bilgiye ulaşılmıştır. Yukarıda ifade edilen bu iki önemin yanı sıra; araştırma ortaya koyduğu verilerle bu alanda yapılan araştırmalara da kaynaklık edecektir. Araştırmada literatür tarama, betimleme ve anket yöntemleri kullanılmıştır. Araştırmanın evreni, 2001-2002 eğitim öğretim yılında Van ili merkezinde bulunan ilköğretim okullarında çalışan öğretmen ve yöneticilerdir. Araştırmanın örneklemi ise, Van ili merkez ilköğretim okullarında görevli öğretmen ve yöneticilerden random yoluyla seçilen 46 yönetici ve 254 öğretmenden oluşmaktadır. Araştırmada, istatistiksel teknik olarak aritmetik ortalama “t” testi, tek yönlü varyan’s analizi “f ve “p” anlamlılık testi kullanılmıştır. Araştırma, Giriş, Kuramsal Temel, Yöntem, Bulgular ve Yorum ile Özet, Sonuç ve Öneriler başlıklarım taşıyan beş bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde, araştırmanın amacı, önemi, varsayımları ve denenceleri ile araştırmada kullanılan kavramların tanımları yer almaktadır. İkinci bölümde, araştırmanın kuramsal temeli yer 4 t i almaktadır. Kuramsal emel, yönetim ve liderlik kavramlarının açılımı ile, liderlik kuramlarına ilişkin bilgileri kapsamaktadır. “Yöntem” başlığını taşıyan üçüncü bölüm ise, araştırmanın modeli, evren ve örneklemi ile verilerin toplanması, yorumlanması ve çözümlenmesine dönük bilgiler verilmiştir. Dördüncü bölümde, araştırmanın sonucunda elde edilen bulgular ve bu bulguların yorumlarına yer verilmiştir. Son bölümde ise, araştırmanın özetine ve sonucuna yer verilerek, araştırmada ulaşılan sonuçlara dayanılarak öneriler sunulmuştur. 5.2. SONUÇLAR Araştırmanın bu kısmında, örnekleme alınan ilköğretim okul yönetici ve öğretmenlerinden elde edilen bulgular doğrultusunda ulaşılan sonuçlar verilmektedir. Kültürel liderlik boyutunda; y 1. İlköğretim okulu yönetici ve öğretmenlerin kültürel liderlik boyutunda ¥ cinsiyet değişkenine bağlı olarak istatistiksel açıdan anlamlı bir fark bulunmamıştır. 2. Öğretmen ve yöneticilerin algıları arasında yaş değişkeni ile kültürel liderlik arasında anlamlı bir fark görülmüştür. 21-30 yaş grubu ile 41-50 yaş grubu arasında anlamlı bir farklılık görülmüştür. 3. Statü değişkenine bağlı olarak öğretmen ve yönetici algıları arasında istatistiksel açıdan yüksek düzeyde bir anlamlılık görülmüştür. ( P=0,000 ) Okul yöneticileri kendilerini kültürel liderlik davranışı sergilemede ” Çoğu zaman” seçeneğine katılırken öğretmenler “Bazen” ve “Nadiren” seçeneğine katılmışlardır. 4. Öğrenim durumu değişkenine bağlı olarak istatistiksel açıdan yüksek düzeyde anlamlılık tespit edilmiştir. Eğitim fakültesi mezunları E.Y.O. ve Eğitim enstitüsü mezunları arasında anlamlı bir faklılık görülmektedir.
Ortaöğretim yöneticilerinin yetiştirilmeleri ve mesleki yeterlilikleri (Van ili örneği)
Yurtdışındaki işçi çocuklarının eğitimine yönelik Milli Eğitim Bakanlığı Yurtdışı Eğitim ve Öğretimi Genel Müdürlüğü’nün faaliyetleri üzerine bir araştırma (Almanya ve Hollanda örneği) A Research on the actions of National Education Ministry of General Directory of Abroad Education and Learning Related with the education of the employee’s children living abroad
87 ÖZET 1960 yılından itibaren Batı Avrupa’ya, özellikle Federal Almanya’ya kitleler halinde işgücü göçü gerçekleşmiştir. Bugün yurtdışında, 2 milyondan fazlası Federal Almanya’da olmak üzere, 3.5 milyon Türk vatandaşı yaşamaktadır. Bunun 700 binini 18 yaşından küçükler oluşturmaktadır. Bu vatandaşlarımızın ve çocuklarının sorunlarıyla devletin ilgilenmesi 1982 Anayasası’nın 62. maddesiyle belirlenmiş bir görevdir. Bu görevi gerçekleştirmek için çalışan Dışişleri, Kültür, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıkları ile Diyanet İşleri Başkanlığı, Devlet Planlama Teşkilatı gibi kurumlar vardır. Bunlara ek olarak Milli Eğitim Bakanlığı Yurtdışı Eğitim ve Öğretim Genel Müdürlüğü de bulunmaktadır. Merkezde ve yurtdışında örgütlenmiş bulunan Genel Müdürlük, yurtdışında görevlendirlmiş yaklaşık 1100 öğretmenle birlikte, 1300 civarında personelle işlerini yürütmektedir. Genel Müdürlüğün yurtdışındaki vatandaşlarımız ve özellikle çocukları için gerçekleştirdiği en önemli faaliyet; vatandaşlarımızın yoğun olarak yaşadıkları bölgelere Türkçe ve Türk Kültürü dersleri vermek üzere Türkiye’den öğretmen göndermektir. Genel Müdürlük, Bakanlığın yurtdışına açılan penceresi durumundadır. Buna bağlı olarak; dış ve iç burslar vermektedir, Avrupa Birliği, Avrupa Konseyi, İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı, Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşlarla MEB’nın ilişkilerini sürdürür ve ortak faaliyetleri yürütmektedir. Yurtdışındaki vatandaşlarımızın ve çocuklarının problemlerine öncelikli olarak eğilmesi gereken Genel Müdürlüğün faaliyetlerini inceleyen bu tez araştırması bazı sonuçları şöyledir;. Yurtdışında faaliyet gösteren devlet kurumları arasında bir koordinasyon yoktur;. Avrupa’daki vatandaşlarımızın çok önemli bir çoğunluğu geri dönmeyi düşünmemektedir. Bu saptamayı gözönünde bulundurmayan hiçbir faaliyetin, vatandaşlarımızın sorunlarına çözüm getirmesi mümkün değildir.. Üçüncü nesil genel olarak Türkçe’yi anlayan fakat konuşamayan bir nesil durumundadır. Sonraki nesiller, ciddi çalışmalar yapılmazsa Türkçe’yi unutmuş olacaktır.
Sigmund Freud’un insan anlayışı ve psikanalatik kuramı üzerine bir araştırma
Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ne yeni kayıt olan öğrencilerin çeşitli spor dallarına eğilimleri ve sosyal yapıları arasındaki ilşkiler (1995-1996)
öz Bu araştırma belgeler doğrultusunda Kitle İletişim araçlarının öğrencileri spora yönlendirmedeki etkisini, bölgelerdeki spor tesislerinden öğrencilerin ne ölçüde yararlandıklarını, spor branşlarını kimlerle yürüttüklerim ve Yüz. Yıl. Üniv.’ndeki öğrencilerin sosyo-ekonomik yapıları ile uğraştıkları spor branşlarım belirlemeyi amaçlar. Bu araştırma üniversitelerde spor alt yapı ve sahalarının yapımı ile spor organizasyonlarının planlanmasında ilgililere yardımcı olmayı gaye edinir. Buna temel olarak; cinsiyet, spora ilgi, spor branşları, öğrencilerin daha önceki öğrenimlerini gördükleri coğrafi bölgeler, ailenin birey sayısı, eğitim ve ekonomik durumları arasındaki karşılıklı ilişkilere… yer verilmektedir. Yüzüncü yıl üniversitesine 1995-96 öğretim yılında yeni kayıt yaptıran öğrenciler, araştırmanın evrenini oluşturur. Aynı öğretim yılında kayıt yaptıran 3207 öğrenci içerisinde tesadüfi (Random) yöntemle örneklem belirlenmiş ve anket uygulanmıştır. Örneklem alınan öğrenci sayısı 358 erkek ve 146 bayan olmak üzere 504 kişidir. Uygulanan anketler bilgisayar işlemine uygun kodlama formlarına aktarılmış, verilerin işlenmesi bilgisayar vasıtasıyla gerçekleştirilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde istatistiksel işlem olarak yüzdeler (%) ve Khi-kare (X2) teknikleri uygulanmıştır. Bu çözümlemelerin istatistiki anlamda kabulü için 0.05 düzeyi benimsenmiş 0.01 düzeyindeki anlamlıklara yer verilmiştir.
124 V . BÖLÜM 5. ÖZET, SONUÇ VE ÖNERİLER 5.1. ÖZET Tüm örgütlerde iş görenlerin neler yaptığının, işlerin nasıl yürüdüğünün ve amaca yönelik eylemlerin ne derece gerçekleştirildiğinin bilinmesi yönetimsel bir zorunluluktur.69 Bu da yönetimin teftiş aracılığı ile elde edeceği bilgilerle sağlanır. Her örgütte bulunması zorunlu bir süreç olan teftişin eğitim kurumları için de önemi büyüktür. Çünkü eğitim kurumları, amaçlarını gerçekleştirme durumlarını sürekli olarak gözden geçirmek zorundadırlar. Bu da, kurumun girdilerinin, sürecin ve çıktıların planlı ve sürekli biçimde kontrol edilmesi ve değerlendirilmesi ile olanaklıdır. Bu durum, sürekli bir izleme inceleme, değerlendirme ve geliştirme etkinliğini kapsayan teftişin önem ve zorunluluğunu ortaya çıkarmaktadır. Teftiş edilen öğretmen ve yöneticilerin müfettişlerle işbirliği yapmaktan kaçınmaları; Öğretmen ve yöneticilerin sorunlarını müfettişe samimi olarak açmamaları; Müfettişin teftişte personele ayıracağı zamanın çok az olması; Müfettişlerin yaptığı rehberliğin yetersiz olması; Müfettişlerin yeterli bilgiye sahip olmaması;70 vb. gibi sorunlar nedeniyle taşrada yürütülen teftiş hizmetlerinden gerektiği gibi verim alınamamaktadır. 69 Bilal Yıldırım, İlköğretimde Denetim Etkinliği İçin Yeni Bir İletişin Modeli, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt 11, Sayı 1, Elazığ, 2001, s.1 70 Erişim: [http//www.ogretmenlik.com/makale2.htm], Erişim Tarihi: 25 Aralık 2005 125 Teftiş mekanizmasındaki buna benzer sorunların olması, konu ile alakalı olan araştırmaların önemini de arttırmaktadır. Ülkemizde, teftiş hizmetlerine yönelik bir çok araştırma yapılmış olmasına karşın, Bakanlığın taşra teşkilatını da kapsayan araştırma sayısı yok denecek kadar azdır. Ayrıca Türk eğitim sisteminde bugünkü denetim uygulamaları ilk ve ortaöğretim düzeylerinde ayrı ayrı yapılması da yine üzerinde durulması gereken bir konudur. Bu araştırma denetim faaliyetlerinin, taşra teşkilatında bulunan ilköğretim ve ortaöğretim kurumlarında ne şekilde yürütüldüğünü ortaya çıkarmak amacıyla yapılmıştır. Araştırma başlıca beş bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; araştırmanın problemi, amacı, önemi, sayıltıları, sınırlıkları ve araştırmada geçen ilgili kavramların tanımlarına yer verilmiştir. İkinci bölümde araştırma konusuyla ilgili kuramsal temele yer verilmiştir. Bu bölüm üç alt bölümden oluşmaktadır. Üçüncü bölümde araştırmayla ilgili yöntem bilgilerine değinilmiştir. Araştırma, betimsel bir inceleme olarak genel tarama modeline göre yapılmıştır. Araştırmanın evreni 2003-2004 eğitim-öğretim yılında Van iline bağlı ilçelerdeki ilköğretim ve ortaöğretim kurumlarında çalışan öğretmen ve yöneticilerdir. Araştırmanın örneklemi ise, Van iline bağlı ilçelerdeki ilköğretim okullarında görevli öğretmen ve yöneticilerden rasgele seçilen 28 yönetici ve 242 öğretmenden oluşmaktadır. Araştırmada istatistiksel teknik olarak; Mann-Whitney U testi ve Kay Kare (chi- Square, X2) kullanılmıştır. 126 Araştırmanın dördüncü bölümü, araştırma sonucu elde edilen bulgulara ve bu bulguların yorumlanmasına ayrılmıştır. Bulgular cinsiyet, görev, kıdem, öğrenim durumu ve görev yaptığı kuruma göre yorumlanmıştır. Araştırmanın son bölümünde ise; araştırmanın özeti, sonucu ve bu sonuçlara dayanılarak yapılan öneriler sunulmuştur. 5.2. SONUÇ Araştırmanın bu kısmında, araştırmaya katılan öğretmen ve yöneticilerin görüşleri doğrultusunda elde edilen bulgulardan ulaşılan sonuçlar, katılımcıların görev yaptıkları kurumlara göre denetim faaliyetlerine ilişkin görüşleri, kurumlara göre denetçilerin denetim sırasında gösterdikleri davranışlar, denetçilerin denetim sırasında gösterdikleri davranışlara ilişkin yönetici ve öğretmenlerin görüşleri boyutlarına göre aktarılmıştır. Katılımcıların Görev Yaptıkları Kurumlara Göre Denetim Faaliyetleriyle İlgili Görüşleri Boyutuna İlişkin Sonuçlar: 1. İlköğretim kurumunda görev yapan katılımcıların büyük bir bölümü (%60,6) 2 yılda bir teftiş edildiğini madde ederken, ortaöğretim kurumlarında görev yapan katılımcıların çoğunluğu ise %41,1’lik bir yüzdeyle 5 yıl arayla teftiş gördüğünü belirtmiştir. Bu sonuca göre; ilköğretim kurumlarında görev yapanlar, ortaöğretim kurumlarında görev yapanlara göre daha sık aralıklarla teftiş edilmektedirler. Buna
Yetiştirme yurdundan ayrılan kız çocuklarının toplumsal uyumuna ilişkin bir araştırma (Van örneği)
110 ÖZET Bu araştırmanın amacı; Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağlı yetiştirme yurtlarında yetişmiş olan kız çocuklarının, kurum tarafından kendilerine sağlanmış olan bireysel ve toplumsal gelişme imkânlarını inceleyerek, toplumsal hayatta karşılaştıkları uyum problemlerinin neler olduğunun ortaya çıkarılmasıdır. Araştırma tarama modelindedir. Örneklem olarak Van Kız Yetiştirme Yurdu alınmıştır. Veriler; kuramsal çerçevede, konu ile ilgili kaynakların incelenmesinden, uygulamada ise, kapalı ve açık uçlu olarak hazırlanan anket sorularıyla elde edilmiştir. Anket; bireysel özellikler, yetişme şekli, yeterlilikler, beklenti ve önerileri kapsayacak şekilde düzenlenen 64 adet sorudan oluşmaktadır. Anket sorulan yüzde hesaplamalarından yararlanılarak değerlendirilip yorumlanmıştır. Bu araştırmanın, sosyal hizmet kurumlarının verimliliğinin arttırılmasına ve bu alanda yapılacak diğer çalışmalara katkısı olacağına inanılmaktadır.
Van Emniyet Müdürlüğü’nde yönetim uygulamaları (Van ili örneği) Ruling applications in security management of Van (The example of Van city)
7.0ZET/ADSRACT Van Emniyet Müdürlüğü’nün Personel Yönetim Politikasını ortaya koymayı amaçlayan bu araştırma başlıca beş ana bölümden oluşmaktadır. Altı alt bölümden oluşan giriş bölümünde, araştırmanın problemi, amacı, önemi, varsayımları, sınırlılıkları, kullanılan bir takım kavramların tanımlan ve araştırmada geçen bir takım kısaltmaların anlamlan yer almaktadır. Araştırma konusunun bütün ayrıntılarıyla ortaya konulmaya çalışıldığı ikinci bölüm ise üç alt başlık altında incelenmiştir. I. alt başlıkta kavramsal çerçeve çizilerek, polis ve zabıta kavranılan, Türk Polis Teşkilatının tarihçesi, bu günkü yapısı, hangi birimlerden oluştuğu, il, ilçe ve yurt dışı kuruluşları, Emniyet Teşkilatı’nın yönetimi üzerinde durulmuştur. II. alt başlıkta ise: Yönetim kavramı ve yönetimin dayandığı, yönetimin ortaya çıkmasına ve sağlıklı işlemesine yardımcı olan hedef, yapı ve ortam boyutlan enine boyuna tartışılmıştır. III. alt başlıkta: Bizim yaptığımız çalışma ile ilgili daha önce yapılmış çalışmalarda hangi sonuçlara ulaşılmış, kimler bu konuda ne gibi çalışmalar yapmışlar?. Çalışmamıza ışık tutması bakımından bu çalışmalar incelenmiş, ulaştıkları sonuçlar kısaca kaydedilmiştir. III. ana bölümde: Araştırma sürecinin açıklandığı yöntem bilgilerine yer verilmiştir. Bu bölümde araştırmanın evreni, çalışma evreni ve örnekleminin ne olduğu, örneklem alınan birimlerin ve personelin nasıl seçildiği belirtilmiştir. Verilerin toplanması için yapılan çalışmalar, veri toplama araçlarının hazırlanıp uygulanması ve yorumlanması safhalarında yapılan işlemler, kullanılan istatistiksel teknikler açıklanmıştır. Araştırmanın IV. ana bölümü: Araştırma sonunda elde edilen bulgulara ve bu bulguların yorumlanmasına ayrılmıştır. Bulguların ortaya konulması ve yorumlanması iki alt bölümde yapılmıştır. I. alt bölümde: Ankete katılan polis memurları ve yönetici amirlerin kişisel özelliklerine yer verilmiştir. Bu maksatla bir tablo oluşturulmuş, bu tabloda yönetici 93 ve memurların yaş, cinsiyet, medeni durumları, eğitim düzeyleri ve Emniyet Teşkilatındaki çalışma sürelerinin aritmetik ortalamaları belirtilmiştir. Bu ortalamalara göre elde edilen bulgular, kişisel özelliklerin başlıkları altında yorumlanmaya çalışılmıştır. II. alt bölümde ise: Van Emniyet Müdürlüğü Örgütü’nde görevli yönetici ve memurların yönetimin boyutlarına ilişkin algılarını gösteren tablolardan elde edilen verilerin yorumlan yer almaktadır.Bu maksatla polis memurları ve yöneticilerin görüşlerinden yararlanılarak on sekiz tablo oluşturulmuştur. Araştırmanın V. ve son ana bölümünde: Sonuç ve öneriler yer almaktadır. Araştırmada ulaşılan sonuçlar ve Van Emniyet Müdürlüğü Örgütü’nün yönetimin dayandığı boyutlara göre faaliyetlerini sürdürebilmesi için alınabilecek tedbir ve öneriler bu bölümde sunulmuştur. Araştırmada faydalanılan yerli-yabancı eser, araştırma ve tez çalışmalarının yer aldığı “Kaynaklar” bölümü altıncı sırada, araştırmanın özeti yedinci sırada yer almıştır. Veri toplama aracı olarak kullanılan anket formu ve resmi yazışmaların birer örneğinin yer aldığı “Ekler” bölümü, araştırmanın son kısmına konulmuştur.
V. BÖLÜM 5. ÖZET, SONUÇ VE ÖNERİLER Bu bölümde araştırmanın özeti, sonuç ve öneriler ele alınıp incelenecektir. 5. 1. ÖZET Son yıllarda dünya genelindeki toplumlar içinde ve özellikle de gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler için, yaşanan suç olgusu ciddi problemlerden birini teşkil etmektedir. Ülkemizin de benzer problemleri yaşadığı görülmektedir. Özellikle genç nüfusu artan ülkeler, artan suç ve şiddet olaylarıyla birlikte geleceğe yönelik ciddi kaygılar taşımaktadırlar. Bununla birlikte bu ülkeler şiddet ve suça neden olan faktörlerin saptanması ve bunların ortadan kaldırılması konusunda ciddi çabalar da harcamaktadırlar. Toplumda artan şiddet ve suç olaylarının farklı boyutlarda okullarda yaşanılır olması ise dikkatleri okullardaki şiddet ve suç olaylarına çevirmiştir. Nitekim son yıllarda yapılan kimi çalışmalar bu artışın boyutunu gözler önüne sermektedir. Artışlarda yaşanan bu durum suçu önlemeye dönük etkili çalışmaların yapılmasını zorunlu hale getirmektedir. Diğer taraftan yapılacak olan bu çalışmaların gerçekçi ve işe yarar nitelikte olması bir taraftan mevcut durumdaki resmi verilerin sağlıklı bir biçimde değerlendirilmesine yardımcı olurken, diğer yandan incelenen suçların boyutlarını ve özelliklerini tanımlayarak, ulusal ve uluslar arası ölçekteki yerinin belirlenmesine yardımcı olacaktır. Buna karşılık suçun önlenmesi konusunda yapılacak olan önleyici eğitim çalışmalarının ve modellerinin kapsamlı analizler olmaksızın gerçekleştirilmesi ve uygulanması durumunda, hem beklenmedik çeşitli sorunlarla karşılaşılacak hem de başarısız olunma riskiyle karşı karşıya kalınacaktır. Dolayısıyla bu konuda yapılacak olan genel nitelikteki çalışmalarda detaylı analizlerin göz önünde bulundurulması daha sağlıklı olacaktır. Bu çalışmada da orta öğretim kurumlarındaki öğrencilerin, okul içerisinde ve dışarısındaki sapkın davranışları düzeyi araştırma konusu olarak seçilmiştir. Bu davranışlara karşı öğretmenlerin yaklaşımları ise cinsiyet, mezuniyet düzeyi ve meslekteki kıdem gibi farklı değişkenlere göre araştırılmıştır. Bu çalışmanın amacı, ortaöğretim kurumlarındaki öğrencilerin sapkın davranışlarının görülme düzeyini cinsiyet ve sınıf değişkenleri açısından incelemekte ve bu davranışların ortaya çıkışına olan etkisini saptamaya çalışmaktadır. Aynı zamanda sapkın olarak kabul edilen bu davranışlarla karşılaşılması durumunda öğretmenlerin yaklaşım tarzlarının, öğrencilerin istenmeyen nitelikteki davranışlarının ortaya çıkmasında olabilecek olumsuz katkıları, suçla ilgili teoriler ışığında tespit edilmeye çalışılmıştır. 85 Araştırmanın çalışma grubunu Van il Merkezindeki M.E.B’na bağlı 3 eğitim bölgesinden, ortaöğretim kurumu öğretmen ve öğrencileri oluşturmaktadır. Araştırmaya 2004â2005 eğitim öğretim döneminde random yoluyla seçilen toplam 206 öğretmen ve yönetici, yine random yoluyla seçilen 410 öğrenci katılmıştır. Araştırmanın veri toplama aracı olarak öğrencilere Kaner tarafından geliştirilen sapkın davranış ölçeği uygulanmış, öğretmenlere ise bu davranışlara karşı gösterdikleri yaklaşım tarzlarını tespit etmek amacıyla anket formu uygulanmıştır. Araştırmaya katılan çalışma gruplarına ait kişisel bilgiler tablo halinde verilmiştir. Verilerin değerlendirilmesinde SPSS 10. 0 paket programı kullanılmış, sapkın davranış ölçeğinden elde edilen verilerden cinsiyet ve sınıf değişkenlerine göre sapma davranışları arasındaki farkın tespiti için Mann Whitney U-testi ve Kruskal Wallis analizi uygulanmıştır. Öğrencilerden elde edilen verilerden sapkın davranışlara karşı, öğretmen yaklaşım tarzları ise cinsiyet, mezuniyet düzeyi ve meslekteki kıdem değişkenleri açısından kiy- kare yöntemiyle araştırılmış, genel anlamda yaklaşım tarzları da yüzde ve frekans hesaplama yöntemiyle değerlendirilmiştir. Anlamlılık düzeyi (p) , 05 olarak alınmıştır. Araştırma sonucunda ölçekten elde edilen toplam puan ve alt ölçeklere bakılarak öğrencilerin sapkın davranış düzeyinin genel anlamda düşük değere yakın, ancak biraz yukarıda olduğu görülmüştür (ölçekten alınabilecek en yüksek puanın % 27, 5’luk alt dilimine karşılık olan düzeyin biraz üzerinde). Değişkenler açısından elde edilen sonuçlarda erkeklerin kızlara göre sapkın davranış düzeylerinin daha yüksek olduğu bulunmuştur. Sınıf değişkeni açısından bakıldığında ise genel anlamda sapkın davranış düzeyleri arasında fark bulunmamış olmasına rağmen, ölçekteki 8 davranışta puanlar arasındaki fark anlamlı bulunmuştur. Bu 8 davranışta ise, genel olarak 3. sınıfların sapkın davranışları düzeyi diğer sınıflara göre daha yüksek bulunmuştur. Bu davranışlara karşı öğretmen yaklaşımları en çok öğrenciyle konuşmak şeklinde gerçekleşmiştir. Öğretmenler daha az ciddi olarak algıladıkları davranışlara karşı dikkat çekici bir oranda ?görmezden gelmek? ve ?kızmak, öfkelenmek? yaklaşım tarzlarını tercih etmektedirler. Bu ise pek ciddi algılanmayan davranışların ortaya çıkışında öğretmen tutum ve algılarının etkisi bulunabileceğini düşündürmektedir. Buna karşılık öğretmenler daha ciddi algıladıkları problemlerin çözümünde kendileri dışında, rehber uzman ve sınıf rehber öğretmen, öğrenci velisi, okul yönetimi ve ilgili makamlarla daha fazla işbirliği yapmayı tercih etmektedirler. Araştırmada öğretmenlerin yaklaşım tarzlarının cinsiyet, mezuniyet düzeyi ve meslekteki kıdem değişkenlerine göre değişim gösterdiği sonucuna da ulaşılmış, lisansüstü öğrenim seviyesine sahip öğretmenlerin lisans mezunu öğretmenlere göre ?sınıf rehber öğretmen ya da rehber uzmana haber vermek? yaklaşımını daha çok tercih ettikleri, kıdemi 6-10 yıl olan öğretmenlerin ise ?görmezden gelmek? yaklaşımını kıdemi 1-5 yıl ve 11 yılın üzerinde olanlara göre daha az tercih ettikleri görülmüştür. Ancak bu belirtilenler dışında, değişkenlere göre yaklaşım tarzlarında 86 görülen değişimin her bir davranışa göre ve farklı oranlarda gerçekleştiği, bu nedenle değişkenler açısından genel değerlendirmelerde bulunulamayacağı sonucuna da ulaşılmıştır. Elde edilen bulgular literatür ışığında yorumlanarak, suçu önleyici çalışmalar, disiplin ve toplumsal denetim açısından tartışılıp önerilerde bulunulmuştur. 5. 2. SONUÇ Araştırmanın bu bölümünde, araştırmaya katılan öğrenci ve öğretmenlerin görüşleri doğrultusunda elde edilen bulgulardan ulaşılan sonuçlar verilmiştir. Sapkın davranışlar ölçeğine ilişkin şu sonuçlara ulaşılmıştır: 1- Sapkın davranışlar ölçeği uygulanan öğrencilerin görüşlerine göre öğrencilerin 3 kez ve daha fazla sıklıkta sergilenme oranı %10’un üzerinde olan sapkın davranışları: ?sınavlarda kopya çekmek?, ?sözlü ya da yazılı sınavlarda fısıldamak?, ?öfkelendiği zaman eşyaları kırmak?, ?tartışma sırasında karşısındakine öfkelenerek dövmek?, ?bazı derslere girmemek için okuldan kaçmak?, ?okuldan kaçmak?, ?okul zamanında sokaklarda başıboş gezmek?, ?okul zamanında pastane, kahve, atari salonu ve benzeri yerlerde vakit geçirmek?, ?başkalarının başlattığı kavgaya katılmak?, ?bisiklet, motosiklet ya da otomobil gibi araçları hız limitlerini aşacak şekilde kullanmak? ve ?yasaların kullanmanıza izin vermediği otomobil, motosiklet gibi taşıt araçlarını kullanmaktır?. 3 kez ve daha fazla sıklıkta sergilenme oranı %10’un altında olan sapkın davranışlar ise: ?bir şeyler çalmak amacıyla başkalarına ait evlere ya da binalara girmek?, ?çalıntı olduğu bilinen bir arabayla gezmek?, ?yasaların kullanılmasını yasakladığı kokain, esrar gibi uyuşturucu maddeleri kullanmak ya da satmak?, ?çalıntı olduğu bilinen bir malı satın almak ya da hediye olarak kabul etmek?, ?başkasına ait bir arabanın bir parçasını almak ya da benzinini boşaltmak?, ?yasaların gitmenize izin vermediği meyhane, bar gibi yerlere gitmek?, ?eğlence olsun diye dükkânlardan parasını ödemeden bir şeyler almak?, ?okula ait bir malı haber vermeden alıp saklamak?, ?bilerek okulun camlarını kırmak ya da okulun malına zarar vermek?, ?başkasına ait değerli bir şeyi sahibine sormadan alıp saklamak?, ?eğlence olsun diye binaların camlarını ya da sokak lambalarını kırmak?, ?birinin sırasından ya da dolabından haber vermeden eşyasını almak?, ?yasaların kullanmanıza izin vermediği alkollü içkileri içmek?, ?kavgada çakı, kırık şişe ya da sustalı gibi silah kullanmak?, ?korkutmak amacıyla başkalarına vurma, çelme, yolunu kesme gibi davranışlar göstermek?, ?yerine koymayı düşünmeden evden habersiz para almak?, ?zaman zaman etrafı rahatsız eden ya da kavga çıkaran bir grubun üyesi olmak?, ?okulda sigara içmek?, ?bir kavga olduğunda bıçak, sustalı ya da muşta gibi araçlar taşımak?, ?istediği bir şeyi birinden almak için kavga başlatmak ya da kavgayla tehdit etmek?, ?başkasına ait bir şeye bilerek zarar vermek?, ?sinema, park gibi halka açık yerlerdeki eşyalara zarar vermek?, ?ücret ödemeden sinema, lunapark gibi yerlere gitmek?, ?ücretini ödemeden otobüs, tren ve benzeri araçlarla seyahat etmek?, ?yasaların görmenize izin vermediği filmlere

Yorum yaz