
-
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
- +90 444 5 065
- http://www.yyu.edu.tr/
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
Y.DOÇ.DR. ARİF ÜNAL
Üniversite: Yüzüncü Yıl Üniversitesi
Bölüm: Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÇALIŞMA ALANLARI

1. Safa, Peyami (TR)
2. Karşılaştırmalı edebiyat (TR)
3. Ende, Michael (TR)
4. İletişim (TR)
5. Dilbilim (TR)
6. Basın dili (TR)
7. Anlam bilim (TR)
8. Storm, Theodor (TR)
9. Aile (TR)
10. Savaş (TR)
11. Böll, Heinrich (TR)
12. Alman edebiyatı (TR)
13. Tiyatro (TR)
14. Kadınlar (TR)
15. Hauptmann, Gerhart (TR)
16. Mann, Thomas (TR)
17. Alman edebiyatı (TR)
18. Ende, Michael (EN)
19. Comparative literature (EN)
20. Safa, Peyami (EN)
21. Semantics (EN)
22. Press language (EN)
23. Linguistics (EN)
24. Communication (EN)
25. Family (EN)
26. Storm, Theodor (EN)
27. German literature (EN)
28. Böll, Heinrich (EN)
29. War (EN)
30. Hauptmann, Gerhart (EN)
31. Women (EN)
32. Theatre (EN)
33. German literature (EN)
34. Mann, Thomas (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
Michael A.H. Ende’nin ‘Momo’ ve Peyami Safa’nın ‘Matmazel Noraliya’nın Koltuğu’ eserlerinin anlatım teknikleri, mekan ve zaman bakımından mukayesesi
Basın dilinin anlambilim ve dilbilim açısından incelenmesi
Theodor Storm’un nuvellerinde aile
Heinrich Böll’de savaş ve aile
Gerhart Haupmann’ın tiyatrocu yönü ve eserlerinde kadın tipler
6. ÖZET 18. yy dan sonra Avrupa da büyük sanayi inkılabı, aile hayatında da önemli değişmelere neden olmuştur. Bir taraftan sosyal ve ekonomik hayatta meydana gelen değişmeler aileye ve ailedeki değişmelerde sosyal ve ekonomik hayata, yansıyarak bizleri bugünlere getirmiştir. 19.yy in ortalarına doğru, Avrupa da erkek işçilerin, kapitalist işverenlerin düşük ücret politikasına dayanamayarak isyan etmişlerdir. İnsanlar kitleler halinde işten kovulmuş, hatta katledilmiştir. Daha ucuza çalışabilecekleri ve daha uysal olabilecekleri beklenen kadın ve çocukların birden bire ekonomik hayata atılmaları bundan sonra hızlanmışdır. Kapitalist sistemin ortaya atmış olduğu fikre göre: Kadınlar da niçin erkekler gibi çalışmasınlar? Artık, onları erkeklerin esaretinden kurtarmak lazım gibi ifadeler zamanla kabul görmüş ve kadınları erkek işçilere alternatif olarak ortaya çıkarmışlardır. Kadınlar halkın ekonomik yönden zayıf düştüğünü görerek ve erkeklerin işsiz dolaşmalarına katlanamayarak, çocuklarını birilerine bırakıp işyerlerine koşmak mecburiyetiyle karşı karşıya getirildiler. Kadın bu aşamadan sonra sömürülür duruma gelmiştir. Yapmış olduğumuz çalışma Hauptmann’ın düşüncelerini ve ön plana çıkarmak istediği konulan; farklı bir bakış açısıyla gündeme getirmekdir. 66
Königliche Hoheit’te aristokrasi burjuva ilişkileri
76 ÖZET Thomas Mann Alman Edebiyatı yazarlarının en önemlilerinden biridir. Klasik Avrupa Edebiyatının en önde gelen temsilcilerinden biri de olan Thomas Mann’m eserlerinde bütün Avrupa Klasik Roman Sanatının etkisi görülmektedir. 1929 yılında “Buddenbrooks”(90) adlı romanıyla Nobel Edebiyat Ödülü alan yazar, Dünya Edebiyatında olduğu gibi, ülkemizde de tanınmaya başlamıştır. Eserlerinin bazılarının filme alınmasıyla da ünü artmıştır. Yazarın eserlerinde, yaşamış olduğu devrin olumlu ve olumsuz yönlerini görmek mümkündür. Ayrıca Schopenhauer’in ölüm düşüncesi ve mistiği, Nietsche’nin üstün insan imajı, Goethe’nin ironık üslubu, Heinrich Heine’nin dahiliği, Tolstoi’nin leitmotivi, Wagner’in müzik anlayışı yazarın eserlerinde görülen en önemli özelliklerdir. İncelememize esas teşkil eden “Königliche Hoheit” adlı bu eser Katja Pringsheim’le evlendiği döneme rastlar. O bu eserde kendisini Prens Klaus Heinrich’in şahsında anlatırken, Samuel Spoelmann’ın kızı Imma Spoelmann da karısı Katja Pringsheim’i canlandırır. Eserde diğer figürler de detaylı bir şekilde ele alınmasına rağmen, eserin en önemli iki kahramanı Prens Klaus Heinrich ve Imma Spoelmann’ dır. Eserde bir çingene kadının kehaneti de önemli bir yer tutar. Buna göre tek kollu bir prens ülkeyi iki kolu sağlam olan prenslerden daha iyi yönetecektir. Fransız İhtilali’nden sonraki hadiseleri de eserde görmek mümkündür. Köhneyen saray aristokrasisi, zengin sermayedar burjuva, Ortaçağ Romantizmi, teknolojinin üstünlüğü, paranın gücü, saray ve toplum arasındaki sürtüşmenin demokrasiyle çözümü eserde göze çarpan özelliklerdir. Tüccar ve senatör bir babanın oğlu olan Thomas Mann, Aydınlanma döneminden beri etkisini iyice yitiren saray yönetimini bu eserde sermayedar bir burjuvayla bir araya getirerek bir sentez oluşturmuş ve aristokrasiye devamlılık kazandırmıştır. Eserin sonunda birbirlerinin karşılıklı güvenini kazanan Prens Klaus Heinrich ve Imma Spoelmann, devlet bakanı Baron von KnobelsdorfFun da nikahlarını kıymasıyla evlenmişler, böylece halk ve saray bir araya gelmiştir. Çingenenin kehaneti gerçekleşmiş ve eser güzel ve mutlu bir sonla bitmiştir.


Yorum yaz