
-
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
- +90 312 210 2292
- http://fbe.metu.edu.tr/
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
PROF. DR. SEMİH BİLGEN
Üniversite: Orta Doğu Teknik Üniversitesi
Bölüm: Fen Bilimleri Enstitüsü

ÇALIŞMA ALANLARI
2. Bilgisayar ağları (TR)
3. Bilgisayar ağ protokolleri (TR)
4. Yazılım mühendisliği (TR)
5. Kavramsal model (TR)
6. Doğrulama (TR)
7. Sistem mühendisliği (TR)
8. Tasarım desenleri (TR)
9. Tasarım desenleri (TR)
10. Yerel bilgisayar ağları (TR)
11. Bilgisayar destekli benzetim (TR)
12. Ağ benzetimi (TR)
13. İletişim ağları (TR)
14. Kablosuz ağlar (TR)
15. Bilgisayar ağları (TR)
16. Bilgisayar ağ protokolleri (TR)
17. Yazılım (TR)
18. Stratejik yönetim (TR)
19. Kamu yararı (TR)
20. Kamu maliyesi (TR)
21. Bilişim sistemleri (TR)
22. Bilgi sistemleri (TR)
23. Computer network protocols (EN)
24. Computer networks (EN)
25. Time synchronization (EN)
26. Software engineering (EN)
27. Verification (EN)
28. Conceptual model (EN)
29. Systems engineering (EN)
30. Design patterns (EN)
31. Design patterns (EN)
32. Network simulation (EN)
33. Computer aided simulation (EN)
34. Local network (EN)
35. Computer network protocols (EN)
36. Computer networks (EN)
37. Wireless networks (EN)
38. Communication networks (EN)
39. Software (EN)
40. Information systems (EN)
41. Public finance (EN)
42. Public interest (EN)
43. Strategic management (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
Investigation of the effects of reuse on software quality in an industrial setting Yeniden kullanımın yazılım kalitesine etkilerinin endüstriyel bir çerçevede incelenmesi
Yazılım yeniden kullanımı, geliştirme ve bakım zamanını ve maliyetini azaltmak için güçlü bir araçtır. Yalnızca kaynak kod parçaları değil; herhangi bir yazılım yaşam döngüsü ürünü, yeniden kullanılabilir. Yüksek derecede yeniden kullanım, düşük yazılım hata oranı ile ilişkilidir. Literatürde birçok teorik ve deneysel araştırma yazılım yeniden kullanımı ile yazılım kalitesi ilişkisini incelemiştir. Bu tezde, yazılım kalitesine yazılım yeniden kullanımının etkileri endüstriyel bir ortamda incelenmiştir. Bu çalışma boyunca, Türkiye’nin önde gelen savunma sanayi firması Aselsan’ın Yazılım Mühendisliği Bölümü ile çalıştık. Bu çalışmada, gerçek yazılım projelerinin incelenmesi ve bu projelerde yazılım yeniden kullanımı ve yazılım kalitesi ilişkilerinin yorumlanması amaçlanmıştır. Bu niyetle, yeniden kullanım ve kalite ilişkilerini belirlemek amacıyla, dört farklı hipotez tanımlanmıştır ve bu hipotezleri doğrulamak amacıyla, üç ayrı vaka çalışması tasarlanmıştır. Bu vaka çalışmalarında, nesne odaklı kalite ölçümleri, farklı modüllerin yeniden kullanım ve performans ölçümleri, yazılım bileşenlerinin hata yatkınlığı ve farklı ürünlerin üretkenlik oranları gibi metrikler toplanmış ve ölçülmüştür. Son olarak, bu ölçümler analiz edilerek, yeniden kullanım altyapı ve süreçlerinde sistematik iyileştirmeler yapılması yoluyla, Aselsan?ın yazılım yeniden kullanımından daha fazla yararlanması için öneriler geliştirilmiştir. Literatürde benzer vaka çalışmaları rapor edilmiştir; ancak Türkiye’de, gerçek proje verileri kullanılarak yapılmış, özellikle savunma sanayisi alanında, çok fazla vaka çalışması bulunmamaktadır. Anahtar Kelimeler: Yazılım yeniden kullanımı, Kalite metrikleri, Gömülü yazılım, Hata yatkınlığı, Deneysel çalışma.
Time synchronization in measurement networks Ölçüm ağlarında zaman eşleme
Otomatik Ölçüm Okuma uygulamaları, cografi açıdan birbirinden uzak konumlarda bulunan ölçüm cihazlarından gelen verilerin bir konumda birlestirilmesini gerektirebilmektedir. Dagınık konumlardan gelen ölçüm verilerinin anlamlı bir bütün olusturabilmesi için tüm ölçüm verisi kaynakları arasında ortak bir zaman anlayısı olması gerekir. Bu durum ölçüm aglarında zaman esleme yöntemlerinin uygulanmasını gerektirmektedir. Bu tezde, GPS (Küresel Konumlama Sistemi) ve yüksek hassasiyetli iki Kablosuz Algılayıcı Agı zaman esleme algoritması birlestirilerek olusturulan bir zaman esleme yöntemi sunulacak ve degerlendirilecektir. Sunulan yöntem tarafından saglanan zaman esleme hassasiyeti NTP Ag Zaman Esleme Protokolü tarafından saglanan hassasiyetle benzetim yoluyla karsılastırılacaktır.
Agile and collaborative systems engineering Çevik ve işbirlikçi sistem mühendisliği
Bu çalışmada, özellikle sistemlerden meydana gelen sistem projelerinin sorunlarına odaklanan çevik ve işbirlikçi bir sistem mühendisliği yaklaşımı geliştirilmiştir. İlk aşamada mülakata dayalı keşifçi anket yöntemi kullanılarak çeviklik ile ilgili sistem mühendisliği problemleri tespit edildi. Daha sonra, sistemlerden meydana gelen sistemlerin geliştirilmeye çalışıldığı ortamlardaki çeviklik problemlerini hedefleyen yeni bir yaklaşım tasarlandı. Yeni yaklaşım mevcut bilginin ortaya çıkartılması, modelleme ile görselleştirilmesi, bilginin tutarlılığının devamlı olarak gözden geçirilmesi ve eksik bilginin tespit edilerek elde edilmesinin planlanması adımlarına dayanmaktadır. Çeviklik 1) bütün bu adımların, çözümün operasyonel, fonksiyonel ve fiziksel boyutlarının aynı anda geliştirildiği modelleme çalıştaylarında eşzamanlı olarak uygulanması ve 2) farklı alan ve organizasyonlardan bilgi kaynaklarının işbirliği ile hedeflenmektedir. Yeni yaklaşım müşteri ile işbirliğinin etkinliğinin artırılması için devam eden müşteri eğitimlerini de kullanmaktadır. Önerilen yaklaşım bir örnek olay çalışmasında uygulanarak değerlendirilmiştir. Sonuçlar önerilen yöntem ile sistem mühendisliğinin çevikliğinin arttırılabilecegini teyit etmektedir.
Effects of SPL domain engineering on testing cost and maintainability Yazılım ürün hatları alan mühendisliğinin test maliyet ve idamesi üzerindeki etkileri
Yazılım Ürün Hattı (SPL), belirli bir pazar kesiminin veya hedefinin özel ihtiyaçlarını karşılayan, ortak bir kontrollü özellik kümesini paylaşan, tanımlı bir yolla ortak bir çekirdek yapı üzerine kurulmuş yazılım yoğunluklu sistemler dizisidir. SPL içinde üretilen son teslimat ürünlerinin test edilmesi sırasında, Tutarlılık Testi ile birlikte, önemli olan SPL içindeki özgün yazılım ve donanım bileşenlerinin test edilmesi ve SPL içinde kullanılabilmeleri için onaylanmalarıdır. Bu çalışmada, SPL deki yazılım ve donanım birimlerinin testleri için literatürde önerilen yaklaşım ve teknikler incelenmiştir. Bu konuya özgü problemler üzerinde çalışılıp, sistematik ve etkili birim testlerini hedefleyen olası çözümler önerilmiştir. ASELSAN özelinde birim testlerinde gözlemlenen sorunlar bağlamında bu çözümlerin uygulanabilirlikleri incelenerek, yararları sayısal biçimde değerlendirilmiştir.
Variability modeling in software product lines Yazılım ürün hatlarında değişkenlik modelleme
Yazılım ürün hatları belirli bir alana özgü sistemlerin geliştirilmesi aşamasında yeniden kullanım olanaklarını artırmak için gelişkin araçlar sunmaktadırlar. Bunun sağlanması için ürün hattına ait sistemlerin önemli ölçüde ortaklık bilgisine sahip olması beklenmektedir. Bununla birlikte, çeşitli ürün hattı varlıklarına yayılmış olan değişkenlik bilgisi, bu sistemlerin birbirlerinden ayırt edilmelerini sağlamaktadır. Bu tez ürün hattındaki değişkenliğin yönetilmesine ve modellenmesine odaklanmaktadır. Değişkenliğin modellenmesi için kaygı kavramı ortaya atılmıştır. Bir başka öneri de kaygıya dayalı değişkenlik modellerinin gösteriminde bağlamdan bağımsız gramerlerin kullanılması ve bu yolla geçersiz uygulamaların geliştirilmesinin engellenmesidir. Bu yaklaşım örnek bir alan üzerinde, gene bu tez kapsamında ortaya atılan özgün değerlendirme ölçütleri kullanılarak değerlendirilmiştir.
A verification approach for dynamics of metamodel based conceptual models of the mission space Metamodel tabanlı görev uzayı kavramsal modellerinin dinamiklerine yönelik bir doğrulama yaklaşımı
Kavramsal modeler simülasyon dünyasına problem uzayının detaylı bir şekilde tasviri için öne sürülmüşlerdir. Askeri görev uzayı için gelitirilmiş en yeni kavramsal model geliştirme yaklaşımlardan biri, süreç tanımı, UML tabanlı notasyon ve destekleyici aracı sağlayan KAMA yaklaşımıdır. KAMA yaklaşımının öne çıkması yaklaşımla ilgili rehber bilgi mevcut olması ve yaklaşımın gerçek dünyada vaka çalışmalarına uygulanmasından kaynaklanmaktadır. Kavramsal modellin güvenilirliği yapısal bir notasyon ve araçlarla yükseltilmesine rağmen, güvenilirliği artırmak için doğrulama ve geçerleme faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi gereklidir. Bir kavramsal model static ve dinamik olmak üzere iki kategoride bilgi içerir. Dinamik bilgi zamanla meydana gelen değişiklikleri betimler. Bu çalışmada KAMA notasyonunda betimlenmiş kavramsal modellerin dinamik özellikleri incelenmiş ve bunları temel alan bir doğrulama yaklaşımı önerilmiştir. KAMA notasyonundaki dinamik bakış açıları ve örnek kavramsal modeler kavramsal modellerdeki dinamik özelliklerin karakterizasyonu için gerekli bilgiyi sağlarlar. Bu karakteristikler temel olarak kullanılarak, formel ve yarı formel yaklaşımları ve destekleyici araçları içeren bir yaklaşım tanımlanmıştır. Dinamik doğrulama için gerekli ek özeliklerin tanımlanması için KAMA`nın genişletilmiş bir biçimi geliştirilmiştir ve bu notasyona KAMA-DV adı verilmiştir. Yaklaşım gerçek yaşamdan iki farklı örnek üzerinde uygulanmış ve etkililiği önceki doğrulama çalışmalarıyla karşılaştırılmıştır.
UML-based functional system testing UML-tabanlı fonksiyonel sistem testi
Sistem testlerinin etkenliği dizayn ve ister doğrulaması, test planlama ve test senaryolarının hazırlanması sistem entegrasyon ve sistem testleri safhalarında değerlendirilmelidir. Literatürde bulunan yazılım ve donanım sistem testlerine yönelik kaynaklar taranarak, yazılım sistem testlerine yönelik UML tabanlı test senaryoları hazırlama metotları incelenmiş, donanım bazlı sistemlere adepte edilmeye çalışılmış ve bu çalışma sonucunda UML tabanlı fonksiyonel sistem test prosedürü ortaya çıkmıştır. Bir savunma sanayi şirketinde geliştirilip üretilen iki adet sisteme yönelik sistem testlerinde gözlemlenen problemler ortaya konmuş, geçmişe yönelik metrik hesapları yapılmıştır. İlgili sistemlere uygulanan UML tabanlı fonksiyonel sistem test prosedürü sonuçları, daha önceki test süreçleriyle, test kapsamı, test etkinliği ve test eforu metrikleri göz önünde bulundurularak karşılaştırılmıştır.
Testing effectiveness and effort in software product lines Yazılım ürün hattında etkili test ve test çabası
Yazılım ürün hattı toplam geliştirme maliyetinin yeniden kullanılabilirlik ve değişkenlik yardımıyla düşürülmesi için önerilmiş bir yazılım geliştirme yöntemidir. Fakat teslim edilme çeşitlerine göre değişkenlik gösteren yazılımlardaki artan varyasyonlar yazılımın doğrulanma ve onaylanma aşamasında maliyetin artmasına sebep olmaktadır. Geliştirme aşamasındaki testlerin maliyeti test tanımlarının ve yazılımlarının yeniden kullanılmasıyla düşürülebilir. Bu çalışmanın esas amacı testlerin etkili yapılabilme oranının artmasını test maliyetinin minimize edilerek sağlanmasıdır. Aselsan?ın yazılım ürün hattı projelerini kapsayan 4 durum bu çalışmada işlenmiştir. ?lk olarak, FIG basis path metodu yazılım ürün hattı projelerinin fonksiyonel testlerinde uygulanmış ve sonrasında etkili test sonuçlarında artış gözlenmiştir. FIG basis path metodu yazılım bileşeninin yetenek ağacını kullanılarak test tanım sırası oluşturma yöntemidir. Bu metod fonksiyonel testlerin etkili test değerlerini arttırmak için tercih edilebilir. ?kinci çalışma test çabası tahminini işleyen bir çalışmadır. Yazılım ürün hattı projelerinde altyapı tabanlı ve ürün odaklı olmak üzere iki farklı test yöntemi uygulanmaktadır. Bu yöntemler test çabası kapsamında bu çalışmada karşılaştırılmıştır. Bu çalışma test yöneticisine uygun tekniğin seçilmesi konusunda fikir verebilir. Üçüncü olarak yeniden kullanılabilirlik teknikleri incelenmiştir. Test tanımlarının yeniden kullanılabilirliği test çabasını düşürmek için kullanılabilir. ?ki yeniden kullanılabilirlik yöntemi toplam test tanımları kapsamında karşılaştırılmıştır. Uygun yöntem test çabasını düşürmek için seçilebilir. Son olarak platform testlerinde referans bir uygulama seçimi önerilmiş ve ürünler benzerlik değerlerine göre gruplanmıştır. Sonrasında, etkili test değerleri her bir grup için değerlendirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Yazılım Ürün Hattı Testleri, Etkili Test, Test Çabası, Test Teknikleri
A framework for qualitative assessment of domain specific languages Alana özgü dillerin niteliksel değerlendirilmesi için bir çerçeve
Alana Özgü Diller (AÖD) belirli bir alandaki yazılım problemlerini çözmeyi amaçlar. Literatürde AÖD, daha yüksek üretkenlik elde edilmesi, kalitenin artması, bakım ihtiyacının azalması ve kullanılabilirliğin yükselmesi amaçlarıyla önerilmiştir. Bu ilerlemelerin elde edilebilmesi için AÖD?lerin uygulama ortamına uygun olduğunun ve kalitesinin yüksek olduğunun belirlenmesi gereklidir. Bu çalışmanın amacı AÖD?ler için bir etkinlik değerlendirme çatısı (FQAD) oluşturarak alana özgü dillerin olgunluk seviyesinin iyileştirilmesine katkıda bulunmaktır. AÖD?lerin değerlendirilmesi için formal bir yaklaşım sunulmaktadır. Önce, literatürdeki programlama dillerinin etkinliğinin değerlendirilmesi çalışmaları, değerlendirme ölçütlerine göre sınıflandırılmış, ardından etkinlik, ölçüm ve yazılım modelleme teknolojileri kavramlarını oluşturan yapıları içeren teorik çatı sunulmuştur. AÖD etkinlik değerlendirmesi için metrikler ve bu metrikleri etkileyen parametreler belirlenmiştir. FQAD işleyişi adım adım tanımlanarak FQAD önerilmiştir. Değerlendirme modeli içinde, AÖD?lerin etkililiğini değerlendirirken karar vermeye yardımcı olmak amacıyla, seviyelerle ifade edilen değerlendirme yolları önerilmiştir. Durum çalışmaları planlanmış ve durum çalışmaları sırasında izlenecek yöntemler tasarlanmıştır. İki farklı durumu içerecek bir çoklu örnek durum çalışması yapılarak önerilen FQAD olgunlaştırılmış ve doğrulanmıştır.
The effect of software design patterns on object-oriented software quality and maintainability Tasarım kalıplarının nesne tabanlı yazılım kalitesine ve yazılım bakım yapılabilirliğine etkisi
Bu tez çalışması tasarım kalıpları, nesne tabanlı metrikler ve yazılım bakım yapılabilirliği arasındaki ilişkiyi incelemektedir. Tasarım kalıpları, nesne tabanlı metrikler ve yazılım bakım yapılabilirliği ile ilgili literatür incelenmiş, nesne tabanlı metrikler ve yazılım bakım yapılabilirliği arasındaki ilişki araştırılmış ve daha sonra elde edilen bakım yapılabilirlik belirteci metrikler cinsinden bir uygulamanın tasarım kalıbı kullanımı ile bakım yapılabilirliğinin değişimi gözlemlenmiştir.
An assessment model for web-based information system effectiveness Web-tabanlı bilgi sistemleri için etkililik değerlendirme modeli
Bilgi sistemlerinin (BS) etkililiğinin değerlendirilmesi, organizasyonların yaşam döngüsünde kritik önem arzetmektedir. Çünkü günümüzde. Internet teknolojilerinin iş ortamlarına girişiyle birlikte, bilgi sistemlerinin etkiliğinin ölçülmesi daha da zor hale gelmiştir, çünkü Internet sınırları olmayan, sürekli çalışabilen, esnek bir iletişim ortamı sağlamaktadır. Web Tabanlı Bilgi Sistemlerinin (WBS) etkliliğinin ölçülmesi organizasyonların devamlılığını sağlamaları ve rekabetçi ortamda varolabilmeleri olabilmeleri için gerekli olan, ancak birbiriyle etkileşimde olan faktörleri içermesi dolayısıylada karmaşık bir konudur. Literatürde bilgi sistemlerinin değerlendirilmesi konusunda çeşitli çalışmalar mevcuttur. Ancak bu çalışmalar, genel, kapsamlı ve etki alanından bağımsız bir WBS etkililik değerlendirmesinden çok uzaktır. Bu çalışmada, genel bir WBS etkililik değerlendirme modeli sunulmaktadır. Bu model örnek olay incelemesi olarak e-ticaret ve e-banka alanlarındaki dört şirkete uygulanmıştır.
Factors that affect the duration of CMMI-based software process improvement initiatives CMMI tabanlı yazılım süreç iyileştirme girişimlerinin süresini etkileyen etmenler
Yazılım süreç iyileştirme (YSİ) için geliştirilen referans modelleri, süreçleri değerlendirirken ve iyileştirirken ne yapılacağına dair yardımcı olurken, nasıl sorusuna cevap vermez. YSİ başarısını etkileyen etmenleri saptamaya veya etkin ve stratejik uygulama modellerini bulmaya çalışan bir takım çalışmalar olmuştur. Ancak bu çalışmalar, bu etmenlerin, YSİ süresi ya da hızlandırılmış YSİ üzerine etkileri ile ilgili soruları yanıtlamamaktadır. Bu çalışma, CMMI tabanlı YSİ süresini etkileyen etmenleri incelemeyi amaçlamaktadır ve iki aşamadan oluşmaktadır. İlk aşamada, literaturde yayımlanmış örnek olay çalışmalarına dayalı olarak YSİ başarısını etkileyen etmenler saptanmış ve bu etmenlerle ilişkili hipotezler oluşturulmuştur. Çalışmanın ikinci aşamasında, hipotezler, süreç iyileştirme çalışmalarının bir sonucu olarak altısı CMMI-Seviye 3 sertifikasyonu kazanmış yedi firmada yürütülen nitel araştırma sonuçlarına göre gözden geçirilmiştir. Çalışma, incelenen örnekler bağlamında, hem yönetim desteğinin ve katılımının hem de süreç belgelemenin, CMMI tabanlı YSİ süresini kısaltmakta önemli etkisi olduğunu göstermiştir.
Federated simulation of network performance using packet flow modeling Bilgisayar ağlarının paket akış modellemesi ile federeli benzetimi
Haberleşme ağlarının dağınık benzetimi için federeli yaklaşım, benzetim yazılımının sıfırdan geliştirilmesi yerine, halihazırda bulunan benzetim modellerinin ve yazılımlarının bir alt yapı ile bir araya getirilerek tüm benzetim yazılımının oluşturulduğu alternatif bir yaklaşımdır. Bu çalışmada, haberleşme ağlarının federeli benzetim yoluyla çözümlenmesi esnasında federeler arası haberleşme yükünü önemli düzeyde azaltacak bir yöntem önerilmiştir. Bu yöntem federeler arasında paket düzeyinde konuşmak yerine, paket akışlarının ayırıcı özelliklerinin dinamik olarak bulunarak haberleşilmesi esasına dayanmaktadır. Akışların ayırıcı özellikleri Gauss karışımı algoritmasının kendinden organizeli karışım ağları methoduyla çözümlenmesiyle bulunmuştur. Benzetimlerde ağ yapısı uzay ekseninde sekize bölünmüş ve benzetim sonuçlarında çok az hata ile ciddi hız kazanımları gösterilmiştir.
Effects of parallel programming design patterns on the performance of multi-core processor based real time embedded systems Paralel programlama tasarım örüntülerinin çok işlemcili gerçek zamanlı gömülü sistem performansı üzerindeki etkisi
Çok çekirdekli islemcilerin yaygınlasması, bunların gerçek zamanlı gömülü sistemlerde (GZGS) de kullanılmasına yol açmıstır. Ancak bunun gerektirdiği yüksek performans, tek islemcili sistemler için kullanılan geleneksel yöntemlerle gelistirilmis yazılımlarla sağlanamayabilmektedir. Bu çalısmada, GZGS performansı ölçütleri seçilecek ve özel olarak bu amaca yönelik olarak tanımlanmıs ve literatürde tartısılmıs bulunan paralel programlama tasarım örüntüleri kullanılarak elde edilen performans ile geleneksel yöntemlerle gelistirilen yazılımların performansı karsılastırılacaktır.
Use of design patterns in non-object oriented real-time software Tasarım kalıplarının gerçek zamanlı nesne tabanlı olmayan yazılımlarda kullanımı
1994 yılında Design Patterns: Elements of Reusable Object Oriented Software kitabının basımından sonra tasarım kalıplarının nesne tabanlı programlamada kullanımı bir çok araştırmacı tarafından incelenmiştir. Ancak, tasarım kalıplarının nesne tabanlı olmayan programlama dillerinde kullanımı çok fazla analiz edilmemiştir. Bu çalışma, tasarım kalıplarının nesne tabanlı olmayan yazılımlarda nasıl uygulanabileceğine odaklanmıştır ve bu kullanımın gerçek zamanlı yazılımlarda sağlayacağı yararlar araştırılmıştır. Sonuçları değerlendirmek için ise, uygun metrikler seçilmiş ve geleneksel yöntemlerle geliştirilmiş yazılımlar tasarım kalıpları uygulanmış yazılımlar ile karşılaştırılmıştır.
Performance evaluation of a new cross layer protocol for sink powered underwater acoustic sensor networks Alıcı beslemeli su altı akustik sensör ağları için tasarlanmış yeni bir katmanlar arası protokolün performans değerlendirmesi
Alıcı beslemeli sualtı akustik sensor ağları (SPUASN) terimi, yakın geçmişte önerilen uzaktan beslemeli sualtı akustik sensor ağları (RPUASN) paradigmasının özel bir konfigürasyonudur. Bu konfigürasyonda veri alıcısı, aynı zamanda ağı oluşturan pilsiz sensor düğümlerine enerji sağlar. Bu tezde, SPUASN için önerilen yeni bir çapraz katman protokol olan Çapraz Katman Güç Uyarlamalı CSMA/CA (XPACCA)nın performansı değerlendirilmiştir. Protokolün benzetim tabanlı değerlendirmesi, hem tasarım parametrelerinin performans üzerindeki etkisi incelenerek hem de sualtı akustik ağlar için önerilen başka protokollerle performans karşılaştırılması yapılarak gerçekleştirilmiştir. X-PACCA, ortama erişim kontrolü, yol atama ve taşıma katmanı fonksiyonlarını entegre eden çapraz katman bir protokol olduğu için; karşılaştırmalar yapılırken ortama erişim kontrolü ve yol atama performansları birbirinden bağımsız olarak, uçtan uca gecikme, paket aktarım oranı ve veri aktarım kapasitesi açısından değerlendirilmiştir. Bu çalışmada ayrıca, protokol parametrelerinin uygun seçimi ile X-PACCAnın düşük uçtan uca gecikme ve yüksek paket aktarımlarına ulaşabildiği gösterilmiştir.
Remotely powered underwater acoustic sensor networks Uzaktan beslemeli sualtı akustik algılayıcı ağlar
Sualtı akustik algılayıcı ağların (UASN) ömrü, temel olarak, pille çalışan algılayıcı düğümlerde mevcut güç ile kısıtlıdır. Bu nedenle, güç verimi, bugüne kadarki UASN çözümleri için büyük bir tasarım hedefi haline gelmiştir. UASN tasarımındaki bu zorluğu ortadan kaldırmak için, uzaktan beslemeli UASN (RPUASN) düğümlerinin güçlü bir dış sualtı akustik kaynaktan gelen gücü hasat edip biriktirdiği güç hasat etme, gelecek vadeden bir çözümdür. Bu çalışmada, yeni RPUASN yaklaşımı sunulmakta ve geliştirilmektedir. Dış akustik kaynaktan hasat edilen gücün özellikleri, RPUASN tasarım parametreleri bakımından analiz edilmektedir. Ortam gürültüsünün katkısı, çevresel koşullara uygun olarak incelenmektedir. Uzaktan besleme konfigürasyonundan ortaya çıkan kanal özellikleri analiz edilmektedir. UASN için önerilmiş mevcut MAC, yönlendirme ve taşıma katmanı protokolleri sınıflandırılıp gözden geçirilmektedir. Temel olarak CSMA/CA tabanlı, ancak farklı RPUASN düğümleri arasındaki güç farklarını kullanan yeni bir katmanlar arası protokol önerilmekte ve alternatif MAC ve yönlendirme protokolleri ile karşılaştırmalı olarak değerlendirilmektedir. Bu yeni protokolün, XPACCA’nın, büyük rakiplerine göre kabul edilebilir ve çeşitli konfigürasyonlar altında daha iyi performans yakaladığı gösterilmektedir. Olurluk, bileşenlerin ticari bulunurluğunu katı bir kısıt olarak gözeten gerçekçi örneklerle gösterilmektedir. RPUASN içinde güvenilir iletişim için açık araştırma konuları ortaya konulmaktadır.
Non-functional variability management by complementary quality modeling in a software product line Yazılım ürün hattında işlevsel olmayan değişkenliğin bütünleyici kalite modelleme ile yönetimi
Yazılım ürün hatları, dizgeli yeniden kullanım aracılığıyla, yazılım tabanlı sistemlerin verimini, niteliğini ve pazara sürüm süresini iyileştirmektedir. Yazılımların sistematik biçimde yeniden kullanımını başarmak için ortaklık bilgisinin belirlenmesi sürecinin, alan gereksinimlerinin doğasında yer alan değişkenlik bilgisinin analiz ve yönetim faaliyetleriyle desteklenmesi gerekmektedir. İşlevsel değişkenlik yönetimi için önemli ölçülerde çaba harcanmakta olup işlevsel olmayan gereksinimlere dayalı nitelik kaygılarının etkisi çoğu kez yadsınmaktadır. Bu tez çalışmasında, hem nicel hem de nitel kalite kaygılarının modellenmesi üzerine yoğunlaşan karma bir yaklaşım önerilmiştir. Bu yaklaşım, öncelikle işlevsel olmayan değişkenliği modelleyerek, alan tasarım sürecini desteklemeyi amaçlamaktadır. Ayrıca, aynı alana özgü işlevsel yetenekler üzerinde denetim sağlamak için, kalite kaygıları arasında ödünleşime dayalı seçim kabiliyeti sağlayarak, uygulama tasarım sürecini desteklemeyi amaçlamaktadır. Bu yaklaşım, işlevsel olmayan değişenlik üzerindeki katkısını ortaya çıkarmak amacıyla örnek bir alan üzerinde uygulanmış ve değerlendirilmiştir.
Modeling and assessment of the effectiveness of government information systems Kamu bilişim sistemlerinin etkililiğinin modellenmesi ve değerlendirilmesi
Bilişim sistemlerinin etkililiğinin değerlendirilmesinde, kamu sektörü, stratejik / politik değer gibi dolaylı faydaların da ölçülebildiği özel bir yaklaşım gerektirir. Henüz bu problemi adresleyen holistik bir yaklaşım ile bütünleşik, adaptif ve zaman-değişken bir model yoktur. Bu tezde, TC Maliye Bakanlığı’nda geliştirilmiş ve kısmi olarak uygulanmış Stratejik Yönetim Modeli irdelenmektedir. Model, stratejik hedeflerden hesap verebilirlik raporlamasına uzanan kamu yararı değer zinciri kullanılarak, Kamu Mali Yönetimi Değer Uzayı üzerine adım adım inşa edilmekte; bu Değer Uzayı üzerinde, Kurum, Kullanıcı, Politik, Stratejik/Sosyal ve Çevre olmak üzere beş değer kavramı temelinde bir etkililik değerlendirme metodu, ayrıca temel hedef ve performans göstergelerin ağırlıklı toplamını kullanan bir hesaplama yöntemi sunmaktadır. Değer uzayı, önce ontolojiye, daha sonra da nesne modeline yansıtılarak, esnek bir gerçekleştirim sağlanmaktadır. Önerilen hesap yöntemi, proje sonu faydaların değerlendirilmesi ile analiz kapsamındaki boyutun sabit tutularak programların, kurumların, fonksiyonların karşılaştırılması, standardizasyon ve konsolidasyon için tek bir değer sağlanmaktadır. Değerlendirme modeli, ekonomiklik, verimlilik ve etkililik kavramları bütçedeki harcama ögeleri ile ilişkilendirilerek genişletilmiştir. Model, karmaşık ve kaotik kamu mali yönetim ortamı için basitleştirme sağlamaktadır. Model, Maliye Bakanlığı içindeki iki bilişim sistemi yatırımına vaka çalışması olarak uygulanmış, bu projeler birbiriyle kıyaslanmıştır.
Effect of some software design patterns on real time software performance Bazı yazılım tasarım örüntülerinin gerçek zamanlı yazılım başarımına etkileri
Bu tezde bazı yazılım tasarım örüntülerinin gerçek zamanlı yazılımın başarımı üzerindeki etkileri araştırılacaktır. Gerçek zamanlı sistemlerde, başarım gereksinimleri kritiktir. Nesne yönelimli bir dil kullanmanın bu sistemlerde başarım düşüşüne yol açması beklenebilir. Ancak, uygun tasarım örüntüleri doğru bir şekilde uygulandığında, başarım kaybı önlenebilir. Bu tezde, uygun gerçek zamanlı başarım metrikleri seçilmiş ve gerçek zamanlı yazılım sistemlerinin başarımının ölçümünde kullanılmıştır.


Yorum yaz