
-
Yıldız Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü
- +90 212 383 7070
- http://www.yildiz.edu.tr/
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
PROF. DR. NUMAN DURAKBAŞA
Üniversite: Yıldız Teknik Üniversitesi
Bölüm: Fen Bilimleri Enstitüsü

ÇALIŞMA ALANLARI

1. İstatistiksel süreç kontrol (TR)
2. Süreç kontrol (TR)
3. Yalın üretim (TR)
4. Tedarik zinciri (TR)
5. Kalite kontrol sistemi (TR)
6. Çevre yönetimi (TR)
7. Process control (EN)
8. Statistical process control (EN)
9. Quality control system (EN)
10. Supply chain (EN)
11. Lean production (EN)
12. Environmental management (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
İPK (SPC) ve akışkan otomasyonu sanayi malzemeleri imalatında proses yeteneği uygulamaları
Bu çalısmada, globallesen dünya içinde, çetin rekabet sartları altında varlıgını sürdürmek isteyen firmalar için vazgeçilmez bir yöntem olan statistiksel Proses Kontrol (IPK ) ve Proses Yetenegi Uygulamaları konusu incelenmistir. Birinci bölümde Toplam Kalite Yönetimi hakkında bilgi verilmis ve statistiksel Proses Kontrolünün tanımı yapılmıstır. Ayrıca PK’nın Toplam Kalite Yönetimi içindeki yeri, kullanım amaçları, kullanım alanları ve faydaları incelenmistir. kinci bölümde bir PK uygulaması sırasında kullanılacak temel istatistiksel bilgiler ve formüller hatırlatılarak, kalite uygulamalarında en çok kullanılan Temel statistiksel Teknikler ele alınmıstır. Üçüncü bölümde ise PK çalısmalarının en önemli araçlarından biri olan Kontrol Diyagramları incelenmistir. Kontrol diyagramlarının çesitleri, yapısı ve kullanımı ile ilgili bilgiler sunulmustur. Dördüncü bölümde, prosesin tanımlanması ile baslayan, kontrol altında tutulacak karakteristiklerin belirlenmesi, ölçme aletlerinin seçimi ile devam eden ve makina/proses yeterlilik analizleri ile biten PK uygulama yöntemi anlatılmıstır. Anahtar Kelimeler : statistiksel proses kontrol, proses kontrol kartları, proses yetenegi.
Alışılmış temel ölçüm enstrümanlarından kumpas ve mikrometreler genellikle çap, uzunluk ve genişlik vb. basit geometrik ölçümlerin gerçekleştirilmesinde kullanılmaktadır. Bu aletlerin karmaşık geometrili parçaların ölçümlerinde kullanılması oldukça sınırlı kalmaktadır. Söz konusu aletler yapılan ölçümlerin parçanın CAD datası ile karşılaştırmasına da izin vermemektedir. Aynı zamanda, insan hatalarına karşı oldukça açık olup farklı veriler sağlayan sonuçlar üretmesi mümkün değildir. Koordinat Ölçüm Makinalarının kullanımı ile yukarıda belirtilmiş olan güçlükler aşılabilmektedir. Fakat bu kez de birtakım sınırlayıcı koşullar ile karşılaşılmaktadır. Söz konusu koşullar, klimatize ortamın ve ölçülecek objenin mutlaka taşınıp tabla üzerine yüklenmesinin sağlanması vb. çoğu kez yerine getirilmesi çok zor veya imkansız olabilen durumlar yaratmaktadır. İşte, bu tezin konusunu oluşturan Mafsal Kollu Ölçüm Cihazları (Articulated Arms) bu gibi sebeplerle ortaya çıkmıştır. Söz konusu cihazların kullanımı ile bu zorluklar aşılmakla birlikte, yapılan uygulamalarda uygun konuşlandırma, çevre koşullarından mümkün olduğunca soyutlama ve referans alma vb. hususlarda dikkat ve özen gösterilmesi çok önemlidir. Operatörün sahip olduğu deneyimin de ayrı bir önemi vardır. Mafsal Kollu Ölçüm Cihazlarının sağlamakta oldukları önemli avantajlar dolayısıyla özellikle makina imalat sektöründe yaygınlaşmağa başladığı görülmektedir. Bunları tasarlayıp imal eden firmalar, her geçen gün yeni geliştirmelere yer vermek suretiyle bu pratik ölçüm enstrümanlarının kullanımını daha cazip kılmağa çalışmaktadır. Alınan sonuçlar da bunu doğruladığından ve Ülkemizin Makina ve Tezgah İmalat Sanayii sürekli gelişim gösterdiğinden, bunların kontrollarını yapacak olan söz konusu cihazların üzerinde çalışma yapılmasının gerektiği düşünülmüştür. Tez çalışmasının öngörülme gerekçesi yukarıda açıklanmış bulunmaktadır. Bu çalışmayı yaparken aşağıdaki aşamaların gerçekleştirilmesi planlanmış bulunmaktadır. 1) Mafsal Kollu Ölçüm Cihazlarının çalışma prensiplerinin incelenmesi 2) Anılan cihazların kullanımına yönelik araştırma ve ölçüm uygulamaları yapılması 3) Bu cihazlara alternatif konumunda olan CMM ölçüm ve Lazer Ölçüm ile benzer ölçümler yapılarak, aralarındaki farkların uygulamanın içinde saptanması 4) Bir Mafsal Kollu Ölçüm Cihazı seçilerek bunun tasarımı için gerekli verilerin toplanması; mekanik aksamın tasarlanması 5) Anılan cihazın hareketlerinin ve sınırlarının belirlenmesi 6) Hareket matrislerinin ve fonksiyonlarının çıkarılması 7) Oluşturulan arayüz vasıtasıyla, tasarlanan sanal cihaz üzerinde varsayılan hareket inputları girilmesi suretiyle ölçüm sonuçlarının alınması 8) Sonuçların topluca değerlendirilmesi Yukarıdaki plan dahilinde yapılmış olan çalışmaların sonunda, Ülke Sanayiinin ihracatının artmasi açısından anılan cihazların kullanımının teşvik edilmesinde yararlar olduğu görülmüştür. Aynı zamanda, üzerinde daha ileri çalışmalar yapıldığı takdirde, bunların yazılımlarının geliştirilebileceği ve imalatlarında mesafe alınabileceği sonucuna varılmıştır.
Üretim yönetim sisteminde yeni yaklaşımlar ve uygulamaları
Günümüz teknolojisi ve küreselleşen dünya ile ürünlerin artık birbirlerine göre çok farklılık arz etmemesi ve alternatiflerin bolluğu sebebi ile herhangi bir ürünün pazardaki fiyatı üretici tarafından değil, tüketici tarafından tayin edilmektedir. Bu kısıtı öncesinden sezinleyebilmiş olan ticari kurumlar, eğer kendi kontrolleri dışında gelişen pazar koşullarına müdahil olamıyorlarsa, ticari varlıklarını idame ettirebilmeleri açısından son derece kritik hale dönüşmüş diğer koşulları etkimeye yönelmeyi başarmışlardır. Bu koşullardan en önemlisi üretim yönetim sisteminin yeniden organize edilmesidir. Hatalar ve ihtiyaç fazlası envanterler kaynaklı mevcut kayıpların tespiti, bunların önüne geçme ve bir daha hata yapmamak gibi temelde çok basit ve ?yalın? bir anlayışa sahip olan bu yeni yaklaşımlar dizgisinin kurgulanıp devreye alınması ile verimlilik ve kalitede çok kısa sürede artışlar gözlenmiştir. Bu yaklaşımın kurgulanmasının üç ana bacağı vardır: stratejik yapılanma, lojistik süreçlerin yeniden senaryolanması ve kalite süreçlerinde hata yapamamak fiiline dayalı metotların geliştirilmesidir. Kalite birimi hata kontrol edici bir uzuvken lojistik ve üretim birimleri ise iş yapış modellerindeki yeni yaklaşımları sayesinde hata olasılığını ortadan kaldıracak mekanizmalara geliştirecektir. Dolayısı ile verimlilik ve kalitede artışın sağlanabilmesi için üretim stratejileri, lojistik ve kalite süreçleri tek bir potada değerlendirilmelidir. Bu tez çalışması yukarıda bahsi geçen fikre dayalı olarak üretim yönetim sisteminin böylesi bütünsel bir bakış açısı ile nasıl yeniden değerlendirilebileceği hakkında uygulamalı bilgiler vermektedir.
Yaşam döngüsü analizi çevresel girdilerin, çıktıların ve bir ürün, malzeme yada servisin yaşam döngüsünün potansiyel çevresel etkilerinin hesaplanması ve değerlendirilmesidir. Yaşam döngüsü teknik sistem sürecini, kullanılan ya da ihtiyaç duyulan nakil rotasını, hammadde çıkarma, üretim, kullanılan ya da kullanım sonrası ürünü (atık madde yönetimi veya geri dönüşümü) içermektedir. Yaşam döngüsü analizi bazen beşikten mezara değerlendirmesi olarak da adlandırılır. Yaşam döngüsü analizi kullanıcıları: ? Endüstri ve diğer ticari girişimcileri ? Ulusal hükümetler ve yerel; ulusal ve hükümetler arası yönetim kurulları ? Tüketici organizasyonları, çevresel gruplar, ve ? Tüketiciler Yaşam döngüsü analizi yaklaşımları genellikle standartlarla belirlenmektedir ama profesyonel uygulama kodu da geliştirilmiştir. Yaşam döngüsü analizinde genellikle dört bileşen vardır: (i) amaç ve kapsam; (ii) envanter; (iii) etki değerlendirmesi, ve (iv) gelişim değerlendirmesi Üç çeşit yaşam döngüsü analizi vardır. Bunlar: i) Kavramsal yaşam döngüsü analizi – Yaşam döngüsü düşüncesi ii) Basitleştirilmiş yaşam döngüsü analizi ve iii) Detaylı yaşam döngüsü analizi Bu farklı çeşitler farklı yollarda kullanılabilir ve kullanıldıkları bağlama göre de farklı güçlü noktaları ve zayıf noktaları vardır. Yaşam döngüsü analizleri şu anda birçok şirket tarafından piyasa taleplerine cevap verebilmek için ihtiyaç duydukları bilginin sağlanması, yasal baskılar ve iyileştirilmiş ürün gelişimi ve dizaynını keşfetmek için kullanılmaktadır. Güçlendirilebilir gelişim ve tüzel yönetimdeki yüksek standartlara karşı artan ilgi ve şeffaflık şirketlere Yaşam döngüsü analizindeki sosyal ve etik boyutları içeren yeni talepler getirmektedir. Görünen o ki gelecekte Yaşam döngüsü analizleri olgunlaştırılması parsel sahiplerinin sosyal ve etik boyuttaki eksikleri doldurma isteğini gerektirecektir. Anahtar kelimeler: Çevre yönetimi, yaşam döngüsü analizi, hayat boyu değerlendirme


Yorum yaz