
-
Kırıkkale Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
PROF. DR. MERAL AYDENİZÖZ
Üniversite: Kırıkkale Üniversitesi
Bölüm: Sağlık Bilimleri Enstitüsü

ÇALIŞMA ALANLARI

1. Theileriasis (TR)
2. Theileria annulata (TR)
3. Theileria (TR)
4. Sığır (TR)
5. Prevalans (TR)
6. Polimeraz zincirleme reaksiyonu (TR)
7. Simulium spp. (TR)
8. Prevalans (TR)
9. Morfolojik özellikler (TR)
10. Kızılırmak (TR)
11. Kırıkkale (TR)
12. Diptera (TR)
13. Ankara (TR)
14. Kırıkkale (EN)
15. Microscopy (EN)
16. Parasitology (EN)
17. Polymerase chain reaction (EN)
18. Prevalence (EN)
19. Cattle (EN)
20. Theileria (EN)
21. Ankara (EN)
22. Diptera (EN)
23. Kırıkkale (EN)
24. Kızılırmak (EN)
25. Morphological properties (EN)
26. Prevalence (EN)
27. Simulium spp. (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
Theileria türleri başta sığırlar olmak üzere çeşitli evcil ve yabani ruminantlara Ixodidae ailesine bağlı kene türleri ile nakledilen zorunlu hücre içi parazitlerdir. Sığırlarda bu türlerden T.annulata, T.parva, T.buffeli/orientalis, T.mutans, T.taurotragi ve T.velifera enfeksiyon oluşturur. T.annulata ve T.parva en patojen iki türdür. Türkiye’de bu türlerden Tropikal theileriosis etkeni olan, yüksek morbidite ve mortaliteye sahip T.annulata, düşük patojeniteli veya apatojen bir tür olarak kabul edilen T.buffeli/orientalis varlığı bildirilmiştir. Theileria annulata ülkemizde hemen hemen her bölgede bulunmakta ve ülkemiz hayvancılığında önemli ekonomik kayıplara sebep olmaktadır. T.buffeli/orientalis ise ülkemizde moleküler çalışmaların başlamasıyla birlikte varlığı belirlenmiş olan bir türdür. Theileriosis teşhisi akut olgularda klinik belirtiler ışığında Giemsa ile boyanmış kan ve lenf yumrusu frotilerinin mikroskobik bakısı ile yapılmaktadır. Latent seyreden enfeksiyonların tanısında uzun yıllar serolojik yöntemlerden yararlanılmıştır. Direkt parazit DNA’sını saptamaya yarayan moleküler metodların gelişmeye başlamasıyla birlikte bu etkenlerin varlığı, tür teşhisi ve yaygınlığının ortaya konmasında bu yöntemlere başvurulmuştur. Son yıllarda bir defada kanda bulunan tüm kan parazitlerini teşhis etmeyi sağlayan, PCR ile hibridizasyonun birlikte kullanıldığı reverse line blotting (RLB) yöntemi kullanılmaya başlanmıştır. Bu tezde RLB yöntemi kullanılarak Kırıkkale yöresinde sığırlarda, daha önce ülkemizin çeşitli bölgelerinde tespit edilen T.annulata ve T.buffeli/orientalis’in varlığının ve yaygınlığının araştırılması ve yöntemin mikroskobik muayene ile karşılaştırılması amaçlanmıştır. Örnekler Mayıs 2010-Ekim 2010 tarihleri arasında Kırıkkale’nin 9 ilçesinden (Kırıkkale Merkez, Bahşılı, Balışeyh, Çelebi, Delice, Karakeçili, Keskin, Sulakyurt ve Yahşihan) 294 sığırdan toplanmıştır. Ulaşılan her hayvandan kulak ucundan alınan kandan yayma kan frotisi hazırlanıp, vena jugularis’ten EDTA’lı tüplere kan alınmıştır. Örnek alınan hayvanların 1 yaş üzerinde olması ve en az 1 mera sezonunu geçirmiş olmasına dikkat edilmiştir. Yayma kan frotileri Giemsa ile boyanarak ışık mikroskobu altında Theileria spp. piroplasmalarının varlığı yönünden muayene edilmiştir. Pozitif bulunan örnekler fotoğraflanmıştır. EDTA’lı tüplere alınan kanlardan DNA ekstraksiyonu yapılarak RLB işleminde kullanılmıştır. Çalışma sonucunda mikroskobik bakıda 294 örneğin 44 tanesinde (%15) Theileria spp. piroplasmaları, RLB’de ise 77 tanesinde (%26.1) T.annulata saptanmıştır. Alınan örneklerin hiç birinde T.buffeli/orientalis tespit edilmemiştir. Theileria spp. ve T.annulata’nın en yaygın olduğu ilçe Keskin ilçesi olarak belirlenmiştir. Bu çalışma Kırıkkale’de Theileria türlerinin varlığı ve yaygınlığının belirlendiği ilk çalışmadır. Çalışma sonunda, bölge sığırlarında T.annulata türünün var olduğu, T.buffeli/orientalis’in ise bulunmadığı tespit edilmiştir. Anahtar Sözcükler: Kırıkkale, mikroskobik bakı, RLB, Theileria annulata, Theileria buffeli/orientalis, yaygınlık
Kırıkkale ve Ankara yöresi Kızılırmak Nehri’nde simulium türlerinin yayılışı
Simulium’ lar hayvanlar aleminde, Arthropoda kökünde, Insecta sınıfında, Diptera takımında, Nematocera alt takımında ve Simuliidae ailesinde bulunan sineklerdir. Büyüklükleri 2-6 mm arasında değişir. Vücutları kısa ve tıknaz olup tümsek bir sırt yapısına sahiptir. Kısa bacakları ve geniş kanatları ile sağlam yapılı siyah sineklerdir. Bu ailedeki sineklerin üreme yeri olarak sığ dağ dereleri gibi akan sular kabul edilir, ancak yol kenarlarındaki hendeklerde, yavaş akan sularda da sayılamayacak kadar fazla çoğalırlar. Antartika kıtası, bazı çöller ve akarsu kaynaklarının bulunmadığı adalar hariç tüm dünyada yaygın, şu an bilinen 2101 adet yaşayan, 12 adet ortadan kalkmış türü tespit edilmiştir. Simuliidae ailesindeki dişi sineklerin yumurtlama döngülerini tamamlamaları için insan ve sıcakkanlı hayvanlardan kan emmeleri gerekir. Bu biyolojik özelliğinden dolayı insan ve hayvanlar üzerinde sömürücü, toksik, travmatik, irkiltici etkilerinin yanısıra viral, bakteriyel ve paraziter bazı hastalıklara vektörlük etmeleri gibi patolojik etkileri vardır. Kan emmeleri nedeniyle hayvanlarda anemiye yol açarlar. Bu nedenle zaman zaman ölümler görülür. Onchocerca spp., Mansonella ozzardi, Splendidofilaria falliensis’in, kanatlılarda Leucocytozoon ve bazı Trypasoma türlerinin vektörlüğünü yaparlar. Dönem dönem ortaya çıkan salgınlar insan ve hayvan sağlığını tehdit etmekte, psikolojilerini bozmakta, tarım başta olmak üzere turizmi de engelleyerek ciddi ekonomik kayıplara da neden olmaktadır. Bu kadar olumsuz etkisine rağmen, ülkemizde Simuliidae’lerin faunası ile ilgili sınırlı sayıda çalışma vardır. Bu tezde Kızılırmak Havzası’nda yer alan Kırıkkale ve Ankara il sınırları ile sınırlanan bölgelerden geçen akarsuyun belirlenen yerlerinden Simulium türlerinin değişik dönemlerindeki larva ve pupaları toplanarak tür teşhisinin yapılması ve bu türlerin yaygınlığının araştırılması amaçlanmıştır. Çalışmanın materyalini Mart 2009-Ekim 2010 tarihleri arasında Kızılırmak Havzası’nda yer alan Kırıkkale ve Ankara illeri ile sınırlanan bölgelerden geçen Kızılırmak Nehri ve kollarında belirlenen 9 ayrı istasyondan (Kalecik, Bala, Yahşihan, Merkez (Kırıkkale), Bahşılı, Keskin, Karakeçili, Çelebi, Sulakyurt) toplanan 7509 larva, 372 son dönem larva ve 996 pupa olmak üzere toplam 8877 adet örnek oluşturdu. İstasyonlardan toplanan örnekler % 80 lik alkol içerisinde saklanarak laboratuarda stereomikroskopta incelendi ve teşhis anahtarlarına göre tür teşhisleri yapıldı. Tespit edilen türlerin fotoğrafları çekildi. Ayrıca su ısısı, çevre ısısı, suyun sertliği ve pH’sı ölçülerek değerlendirildi. Yapılan araştırmaların sonunda S. petricolum, S. equinum, S. pseudequinum, S. lineatum, S. balcanicum, S. erythrocephalum ve S. alajense tür düzeyinde (7 tür), S.angustipes ve S. ornatum ise grup düzeyinde (2 grup) teşhis edildi. Bu çalışmada toplanan larva ve pupa örnekleri değerlendirildiğinde çalışma bölgesinde en yaygın tür S. petricolum (% 25.73) en az görülen tür ise S. alajense (% 0.02) olarak tespit edilmiştir. Sonuç olarak çalışmada teşhis edilen Simulium lineatum, S. pseudequinum, S. balcanicum, S. alajense Kızılırmak Nehri havzasında daha önce tespit edilmiş türlerken, S. petricolum, S. equinum, S. erythrocephalum türleri çalışma yapılan bölge için ilk kayıt olarak tespit edilmiştir. Anahtar Sözcükler: Ankara, identifikasyon, Kırıkkale, Kızılırmak Nehri Havzası, Simulium spp., yaygınlık.


Yorum yaz