
-
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
- +90 212 440 2000
- http://sosyalbilimler.istanbul.edu.tr/
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
PROF. DR. FÜSUN SOKULLU-AKINCI
Üniversite: İstanbul Üniversitesi
Bölüm: Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÇALIŞMA ALANLARI

1. Çocuklara kötü muamele-cinsel (TR)
2. Çocuklara kötü muamele (TR)
3. Çocuk (TR)
4. Suçlar (TR)
5. Anketler (TR)
6. Questionnaires (EN)
7. Crimes (EN)
8. Child (EN)
9. Child abuse (EN)
10. Child abuse-sexual (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
Yanılmanın ceza sorumluluğuna etkisi
Yanılgı konusu, suç teorisinde haksızlık ve kusur konularının önemli ve tartışmalı bir parçasını oluşturmaktadır. Bu konuda pek çok farklı teori ortaya çıkmıştır ve çeşitli hukuk düzenlerinde değişik düzenlemeler yer almaktadır. Tezimizin amacı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 30’uncu maddesinde düzenlenen yanılgı kavramının içeriği, hukuksal niteliği ve görünüş biçimleri hakkında açıklamalarda bulunmak, yanılmanın hukuksal sonuçlarını saptamak ve sonuç olarak madde hakkında olan ve olması gereken hukuk bağlamında eleştiri ve önerilerde bulunmaktır. Bunun için öncelikle ceza sorumluluğu açısından önem taşıyan yanılgı türlerinin ayırımı üzerinde durulacak, sonra da yasal hükümlerin hangi teori çerçevesinde çözümleneceği belirlenecektir.
Çocukların cinsel istismarı suçu ve ikincil mağduriyet sorunu Crime of sexual abuse of children and the problem of secondary victimization
ÖZET Bu çalışma; cinsel istismar mağduru çocukların suç sonrasında, soruşturma ve kovuşturma aşamalarındaki karşılaştıkları problemleri, maruz kaldıkları durum ve tutumları tespit etmek, ceza adalet çalışanlarının mağdur çocuklarla ilgili düşünce ve önerilerini belirlemek ve Ceza Adalet Reformu kapsamında yapılan yasal değişikliklerin uygulamasını görmek amacıyla yapılmıştır. Bu amaçla ceza adalet çalışanlarına anket uygulanmış, ayrıca Çanakkale Adliyesi’ne ?çocukların cinsel istismarı? suçu nedeniyle açılan dava dosyaları incelenmiş, sonuçlar çeşitli yönlerden değerlendirilmiştir. Ankete katılan ceza adalet çalışanlarının %49’u Cumhuriyet savcısı, %41’i hakim ve %10’u ise diğer adalet çalışanlarıdır. Katılımcıların %39,8’i cinsel suç mağduru çocukların soruşturma ve kovuşturma aşamasında en az iki kez, %45,4’ü ise en az üç kez ifadelerinin alındığını; %57,7’si mağdurların bu süreçte en az iki kez doktor muayenesinden geçtiğini, %23,7’si en az üç kez muayene edildiğini belirtmişlerdir. İncelenen Ağır Ceza Mahkemesi dava dosyalarında; mağdurların %80,3’ünün kız,%19,6’sının erkek olduğu, %63,9’unun 11-15 yaş grubunda,%20,7’sinin 16-18 yaş grubunda, %15,3’ünün 10 yaş ve altında olduğu, bu dosyaların %63,6’sında mağdurların nitelikli cinsel istismara, %25,5’inin basit cinsel istismara maruz kaldığı, %14,4’ünde ise reşit olmayanla cinsel ilişki suçunun işlendiği görülmüştür. Aynı mahkemedeki karara çıkan dosyalarda mağdurların %46,9’unun 2 kez, %19,6’sının 3 kez ifadesinin alındığı, yine bu dosyalarda mağdurların %32’8’inin 2 kez, %20’sinin 3 kez, %7,1’inin ise 4 ve daha fazla kez muayene edildiği tespit edilmiştir. Belirtilen mahkemede 01 Haziran 2005 sonrası cinsel suç mağduru çocukların tamamının avukatının olduğu, tamamına yakının ifadelerinin alınması sırasında uzman bir kişinin bulunduğu görülmüştür.
Zorunluluk durumunun ceza sorumluluğuna etkisi
Zorunluluk durumu ilk çağlardan beri ceza hukukunun en önemli sorunlarından birini oluşturmaktadır. Çalışmanın amacı, zorunluluk durumunun bir hukuka uygunluk nedeni mi yoksa bir mazeret nedeni mi teşkil ettiği veya her ikisine ilişkin özellikler mi gösterdiği konusunda bir sonuca ulaşmaktır. Bu nedenle ceza hukukunun temel kavramları olan hukuka aykırılık ve kusur konularına yer verilecektir. Ayrıca çalışmada zorunluluk durumuyla ilgili olarak hata, iştirak, sınırın aşılması ve yükümlülüklerin çatışması gibi konular da incelenecektir.


Yorum yaz