
-
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
- +90 212 440 2000
- http://sosyalbilimler.istanbul.edu.tr/
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
PROF. DR. ERTAN EĞRİBEL
Üniversite: İstanbul Üniversitesi
Bölüm: Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÇALIŞMA ALANLARI

1. Üniversite kütüphaneleri (TR)
2. Özel kütüphaneler (TR)
3. Türk sosyolojisi (TR)
4. Türk kütüphaneciliği (TR)
5. Osmanlı kü (TR)
6. Tıp tarihi (TR)
7. Tıp bilimleri (TR)
8. Tıp (TR)
9. Türkiye (TR)
10. Sağlık politikası (TR)
11. Sağlık hizmetleri (TR)
12. Saydam, Refik (TR)
13. Türkiye (TR)
14. Sosyoloji (TR)
15. Kültürel etkinlikler (TR)
16. Kültür endüstrisi (TR)
17. Kültür (TR)
18. Kurumsallaşma (TR)
19. Hall, Stu (TR)
20. Information sociology (EN)
21. Travelling libraries (EN)
22. Public libraries (EN)
23. Museum libraries (EN)
24. School librari (EN)
25. Republic Period (EN)
26. Institutionalization (EN)
27. Modern (EN)
28. Modernization (EN)
29. Saydam, Refik (EN)
30. Health services (EN)
31. Interdisciplinary (EN)
32. Frankfurt School (EN)
33. Hall, Stuart (EN)
34. Institutionalization (EN)
35. Culture (EN)
36. Cultural ind (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e devralınan kütüphanecilik mirası: Cumhuriyet döneminde kütüphaneciliğin kurumsallaşması Librarianship inheritance taken over from Ottoman empire to Republic: Corporization of librarianship in republican period
Bu çalışmada Osmanlı’dan Cumhuriyet’e devralınan kütüphanecilik mirasını/Cumhuriyet döneminde kütüphaneciliğin kurumsallaşmasını ele aldık. Geleneksel Osmanlı, Batılılaşma ve Cumhuriyet dönemlerinde devletin siyasi seçimine bağlı olarak kütüphanecilik anlayışı ve kütüphane türleri çeşitlilik göstermiştir. Batılılaşma döneminin devlet düzeyinde gerçekleşen modernleşme çabaları ile birlikte devlet örgütlenmesine ait kütüphanelerin içeriği değişmiştir. Cumhuriyet döneminin topyekün Batılılaşma siyaseti, toplum kimliğini değiştirmeye yönelik çabası Osmanlı?dan devralınan kütüphanecilik mirasının donmuş bir miras/müze kütüphane olarak korunmasına, Osmanlı?dan devralınan bilgi birikiminin ifade edilemez, anlaşılmaz hale gelmesine neden olmuştur. Osmanlı bilgi mirasının değerlendirilememesi nedeniyle Türk toplum düşüncesinin kaynaklarıyla temasta bir sorun vardır. Kütüphaneler bilginin saklandığı, yaygınlaştırıldığı ve sürekliliğinin sağlandığı yerler olarak önem kazanmıştır. Bilginin korunması, yeniden üretilmesi yanında bilginin yığın halinde olmaktan çıkarılarak sınıflandırılması bakımından da kütüphaneler önemli bir rol üstlenmiştir. Her bilgi belli bir sistematik içinde sınıflandırılmaktadır. Bilginin sınıflandırılmasında benimsenen sistematik belli bir dünya görüşünü de yansıtmaktadır. Saklanan bilginin değeri, tasnifi, toplum bilinci ve kimliğinin biçimlenmesi ve sistematiği hakkında belli değerlendirmeler yapma imkanı vermektedir. Bilginin/bilincin sistemleştirilmesi hem sosyoloji hem de bilgi ve belge yönetimi alanının ortak ilgisi olduğu için kütüphanecilik her iki bilim alanının ortak konusudur. Cumhuriyet dönemi kütüphanecilik anlayışı sadece bir kopuşu değil, belli bir sürekliliği de ifade etmektedir. Bu sürekliliği ortaya koyacak temeller, devletin yaptığı siyasi seçime bağlı olarak ortaya çıkmıştır. Çalışmamızda bu görüşümüzü temellendirmeye çalıştık.
Türkiye’de Cumhuriyet dönemi sosyal bilim anlayışının kurumsallaşması ve gelişimi
Çalışmanın konusu Türkiye’de Cumhuriyet devrinde sosyal bilim kurumlarının biçimlenmesi ve gelişimidir. Uluslar arası ilişkilerin ve dönem koşullarının bir sonucu olarak gerçekleşen bilim anlayışının ülkemizdeki bilim kurumlarına yansıması temel konumuz olmuştur. Varsayımımız, Türkiye’deki sosyal bilim anlayışının ve kurumsallaşmaların belli bir ihtiyaca cevap vermek amacıyla gerçekleştiğidir. Bu çerçeve içinde konuyu üç ana bölümde inceledik. Birinci bölüm, Cumhuriyet’in kuruluş yıllarını kapsamaktadır. Osmanlı İmparatorluğu sonrasında ulus devlet modeline göre kurulan yeni devlet, bu modele göre yeni kurumlar inşa edecek, eski kurumları revize edecektir. Yeni kurulan devletin ihtiyaçları ve kendine bilimsel ve ideolojik bir temel arama noktasında Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumu, Ankara Üniversitesi ve 1933 Üniversite Reformu incelenmiştir. İkinci bölüm, 1945-1980 arasını kapsamaktadır. Bu dönemde Amerika Birleşik Devletleri ile kurulan ilişkiler ve Türkiye’nin Ortadoğu’da bu ilişki çerçevesinde oynayacağı role bağlı olarak ülkede bazı kurumların temeli atılmıştır. Bu bölümde Türkiye Ortadoğu ve Amme İdaresi Enstitüsü, Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Devlet Planlama Teşkilatı ve Yön Dergisi incelenmiştir. Üçüncü bölüm 1980 sonrasını kapsamaktadır. Bu dönemde 12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrasında dünya ekonomik ilişkileri ile entegre olan Türkiye’de bilimsel alanda da benzer bir entegrasyon yaşanacak, ülkedeki sosyal bilim anlayışı dünyada geçerli postmodernist anlayıştan etkilenecektir. Bu çerçevede bu bölümde Yükseköğretim Kurulu, Türkiye Bilimler Akademisi, Vakıf Üniversiteleri ve ‘Think-Tank’ adı ile maruf düşünce kuruluşları incelenmiştir. Bu çerçevede Türkiye’de yaşanan sürecin gelişmeden ziyade değişme kavramı ile adlandırılabileceğinin üzerinde durulmuş, kurumsallaşma sürecinde birbirine karşıt özellikler kazanıldığı ve bu süreçte Devlet’in dünya görüşü oluşturma üzerindeki tekelini yitirdiği tespit edilmiştir.
Türkiye’de modern tıbbın kurumsallaşması ve Cumhuriyet dönemi sağlık politikaları
Tezde, modern tıbbın Türkiye’de gelişimi, Cumhuriyet döneminde, sağlık hizmetleri eğitimi ve teşkilatlanmasının yeniden yapılandırılması, bulaşıcı hastalıklarla mücadele ve Türkiye’de nüfus politikalarıyla sağlık politikaları arasındaki ilişki sosyolojik olarak incelenmiştir. 1867’de Türkçe tıp eğitimine geçilmesiyle tıp eğitimi yeni bir sürece girmiştir. Türkçe tıp eğitimi Türkiye’de pozitif bilimlerin gelişmesine büyük katkı sağlamıştır. Bunun neticesinde Tıbbiyede milli şuuru gelişmiş hekim ve aydınlar yetişmiştir. Bu gelişme, Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte Türkiye’de modernleşmenin halka yöneldiği ilk uygulamalı alanlardan biri olarak sağlık hizmetlerinde karşımıza çıkmaktadır. Bunda en büyük etki, I. Büyük Millet Meclisi Hükümeti bünyesinde, dünyada da ilklerden biri olarak kurulan Sıhhiye ve Muavenet-i İçtimaiye Vekâleti sayesinde gerçekleşmiştir. 1921’de Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı’nın kurulmasıyla nüfusun artırılması ve sağlıklı bir toplum yaratma girişimleri başarıya ulaşmıştır. 1960 yılından sonra yeni bir sağlık politikası ve nüfus politikası geliştirilmiş ancak bu politika istenen hedefe ulaşamamıştır. Fakat, Türkiye hali hazırda sağlık hizmetlerinde modern ve çağdaş imkanları sunabilme potansiyeline sahip bir devlettir.
Kültürel çalışmalar ve toplumbilimlerinin yeniden biçimlenmesi Cultural studies and the restructuring of the social sciences
Kültürel çalışmalar yaklaşımı ortaya çıkış koşulları/süreçleri ile kültürün özerkliğine ontolojik bir bağlılık geliştirmiştir. Kültürel çalışmaların öncülleri ve kurucu metinleri öncelikli olarak, kültürü bir mükemmellik ölçüsü olarak alan estetik/hümanistik tanım ile antropolojik düzeydeki tanımı birleştiren ?bütün bir yaşam tarzı? biçiminde gelişen kültür tanımına ulaşmıştır. Ardından kültürü metinsel okuma süreçleri içinde ?anlam haritaları? olarak gören yaklaşım söz konusu olmuştur. Kültürel çalışmaların Amerikanlaşması süreci ile erken dönem kültürel çalışmaların açıklamada sınıf temelli, tarih ve toplum temelli görece zayıf bağı tümüyle belirsizleşmiştir. Bu dönemle birlikte kültürel çalışmalar gündelik yaşam kültürünün sınırsız konularının metin okuma süreçleri üzerinden açıklanması biçiminde tarih-dışı ve toplum-dışı bir tartışma biçimi haline gelmiştir. Gündelik yaşamın sınırsız konuları ve anlık doğası gereği disiplinlerarası/ötesi/dışı/karşıtı olarak biçimlenen bu yeni yöntem anlayışı toplumbilimlerinin yöntemi yerine geçmeye çalışmaktadır. Kültürü tartışma konusu yapmış antropoloji ve sosyoloji başta olmak üzere genel olarak toplumbilimlerinin yeniden biçimlenme süreçlerinde kültürel çalışmalar yaklaşımının önemli bir etkisi vardır. Batı’da toplumbilimlerini açın tartışmasıyla başlayan yeni toplumbilimsel kategoriler/sınıflandırmalar disiplinlerarasılık yaklaşımı ile gündeme getirilmiştir. Toplumbilimlerinin bunalımı/krizi ile gündeme gelen tartışmaların kavşağında kültürel çalışmalar yer almış, postmodern anlayış kültürel çalışmalarda cisimleşmiştir. Bu çalışmada toplumbilimlerinin yeniden biçimlenme süreci ile kültürel çalışmaların gündelik yaşamı temel alan, geçmişte marj-dışı olarak görülen konuları merkeze çeken tarih-dışı, toplum-dışı yaklaşımı bir darlaşma ve yüzeyselleşme olarak ele alınmıştır. Sosyolojinin bilim olarak kuruluş temellerine ve kimliğine ters düşen bu anlayışın toplum etkinliğini amaçlamadığı, tarihsel ve toplumsal gerçeği temellendirme çabasından uzak kültür/iletişim endüstrisinin belirlediği magazin-gündelik gerçeğe dönüştüğü sonucuna varılmıştır.
PROF. DR. ERTAN EĞRİBEL İLE İLGİLİ SAYFALAR VE DÖKÜMANLAR
PROF. DR. ERTAN EĞRİBEL İLE İLGİLİ BİLGİLER, ÖZGEÇMİŞ VE MAKELELER
ÖZGEÇMİŞ
Adı Soyadı : Handan BELİVERMİŞ
Doğum Tarihi : 30.10.1981
Öğrenim Durumu : Doktora
Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl
Doktora
Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü,
Genel Sosyoloji ve Metodoloji Anabilim Dalı
İstanbul
Üniversitesi
2006-2014
Tezsiz Y. Lisans
Eğitim Fakültesi Felsefe Grubu Öğretmenliği
Sakarya
Üniversitesi
2007-2008
Y. Lisans
Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü,
Genel Sosyoloji ve Metodoloji Anabilim Dalı
İstanbul
Üniversitesi
2003-2006
Lisans
Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü,
Genel Sosyoloji ve Metodoloji Anabilim Dalı
İstanbul
Üniversitesi
1999-2003
Doktora Tezi Başlığı ve Danışmanı:
Belivermiş, H. (2014). İstanbul’un Kimliği ve Planlama, İstanbul Üniversitesi
Danışman: Prof. Dr. Ertan EĞRİBEL
Yüksek Lisans Tez Başlığı ve Tez Danışmanı:
Belivermiş, H. (2006). Türk Tiyatrosu’nda Yenileşme ve Toplumsal Konular. İstanbul Üniversitesi
Danışman


Yorum yaz