
-
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi
- +90 444 5 065
- http://www.yyu.edu.tr/
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
PROF. DR. ADNAN ÇİNAL
Üniversite: Yüzüncü Yıl Üniversitesi
Bölüm: Tıp Fakültesi

ÇALIŞMA ALANLARI

1. Çocuk (TR)
2. Van (TR)
3. Refraktometri (TR)
4. Refraktif kusurlar (TR)
5. Refraksiyon-oküler (TR)
6. Kornea (TR)
7. Göz hastalıkları (TR)
8. Biometry (EN)
9. Eye (EN)
10. Eye diseases (EN)
11. Cornea (EN)
12. Refraction-ocular (EN)
13. Refractive errors (EN)
14. Refractometry (EN)
15. Va (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
Van ve yöresinde sağlıklı çocuklarda oküler biyometrik değerler
Amaç : Van ve yöresindeki normal çocuk olgularda biyometrik değerleri ölçerek yöre profilini ortaya çıkarmak. Gereç ve Yöntem : Yaşları 1 ile 12 arasında değişen, göz olarak sağlıklı 312 bireyin 477 gözü çalışıldı. Tüm bireylere, topikal anestezik damlatılarak, ultrasonik biyometri ile aksiyel uzunluk, ön kamara derinliği, lens kalınlığı, vitreus derinliği ölçüldü. Pakimetri ile tüm gözlerde santral korneal kalınlık ölçüldü. 179 gözde kırma kusuru ölçüldü. Bulgular : Olguların yaş ortalaması 6,60 ± 3,32 yıl idi. Tek gözü çalışılanlarda ortalama aksiyel göz uzunluğu 22,27 ± 0,90 mm iken, iki gözü çalışılanlarda 21,97 ± 1,20 mm, tüm gözler değerlendirildiğinde ise 22,06 ± 1,13 mm olarak tespit edildi. Ortalama ön kamara derinliği, lens kalınlığı, vitreus derinliği sırasıyla 3,25 ± 0,35 ; 3,63 ± 0,31 ve 15,17 ± 1,10 mm olarak bulundu. Ortalama santral korneal kalınlık 557,26 ± 35,79 mikron olarak bulundu. En sık refraksiyon kusuru olarak hipermetropi saptandı. Sonuç : Elde edilen değerler literatürdeki değerler ile benzerlik göstermektedir. Bu çalışma ile Van ve yöresinde yaş gruplarına göre ortalama değerler elde edilmiştir. Anahtar kelimeler : Biyometri, santral korneal kalınlık, çocukluk çağı, refraksiyon.
AMAÇ: Çalışmamızda çeşitli sebeplerle afak kalmış hastalarda uyguladığımız sekonder göz içi lensi (GİL) implantasyonlarının görme keskinliği sonuçlarını, refraksiyon değerlerini, eşlik eden diğer patolojileri ve postoperatif komplikasyonları değerlendirmeyi amaçladık. GEREÇ VE YÖNTEM: Kliniğimizde Aralık 1998 ? Aralık 2009 tarihleri arasında 70 hastanın 83 gözüne yapılan sekonder GİL implantasyonu sonuçları retrospektif olarak değerlendirilerek çalışmaya alındı. Olgular afaki nedenlerine göre, GİL lokalizasyonlarına göre ve GİL tiplerine göre gruplara ayrılarak bu gruplar arasında görme keskinliği, refraksiyon değerleri ve komplikasyonlar açısından karşılaştırma yapıldı. BULGULAR: Çalışmaya alınan 70 hastanın 22’si kadın (%31,43), 48’i erkek (%68,57) idi. On üç hastanın (%18,57) her iki gözüne sekonder GİL implantasyonu yapıldı. Olguların yaş ortalaması 35,71±30,51 (1-85) yıl, ortalama afaki süresi 4,58 (3 gün-30 yıl) yıl olup ortalama takip süresi 17,2±18,32 (3-72) aydı. Preoperatif Snellen eşeline göre en iyi düzeltilmiş görme keskinliği (EDGK) düzeyi 12 gözde (%21,82) 0,5 ve üzerinde bulunurken, postoperatif 3. ayda EDGK düzeyi 25 olguda (%45,45) 0,5 ve üzerinde saptandı ve aradaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulundu (ki kare = 6,88, p<0,01). Opere konjenital katarakt nedeniyle afaki olan hastaların (n=30) hepsi çocukluk yaş grubunda olup büyük bir kısmında kooperasyon kurulamadığı için sağlıklı görme keskinliği alınamadı. Postoperatif EDGK düzeyi preoperatif EDGK düzeyine göre aynı olanlar ya da daha iyi olanların oranı hesaplandı. Bu oran hastaların afaki nedenlerine göre gruplama yapıldığında opere senil katarakt grubunda (n=30) %73,4, opere travmatik katarakt grubunda (n=21) %95,23 bulundu. GİL lokalizasyonlarına göre gruplamada ise arka kamara GİL grubunda (n=52) %95,45, ön kamara GİL grubunda (n=27) %62,96 ve skleral fiksasyonlu arka kamara GİL grubunda (n=4) %100 olarak bulundu. Bütün hastaların postoperatif 3. ayda kornea sütürleri alındıktan sonra refraksiyon değerleri sferik olarak ortalama -0,03±2,75 D, slendirik olarak ortalama -2,19 ± 2,04 D tespit edildi. Postoperatif komplikasyon olarak en sık 14 olgu (%16,8) ile korneal ödem ve 13 olgu (%15,7) ile ön kamara reaksiyonu görüldü. Göz içi basıncı artışı 6 olguda (%7,2), ön kamaraya hafif hemoraji 5 olguda (%6), GİL desantralizasyonu 4 olguda (%4,8), arka kapsül kesafeti 4 gözde (%4,8), retina dekolmanı 3 olguda (%3,6) ve kistoid maküler ödem 3 gözde (%3,6) izlendi. Vitreus içine GİL dislokasyonu nedeniyle afaki olan iki olgumuzda (%2,4) sekonder GİL implantasyonu sonrası dirençli göz içi enflamasyonu, glokom ve endotel yetmezliğine bağlı büllöz keratopati gelişti ve bu hastalardan birinde görme kaybı oluştu. SONUÇ: Kornea, kapsül kalıntıları, retina ve vitreus yüzünün dikkatli değerlendirilmesi ile ve cerrahi tecrübeye göre implante edilecek en uygun lens tipi seçilebilir. Dikkatli seçilmiş hastalarda sekonder GİL impantasyonu etkin, güvenilir ve başarılı bir tedavi metodudur.
Bu çalışmanın amacı keratokonuslu hastalardaki morfolojik kornea değişikliklerini invivo konfokal mikroskopi kullanarak değerlendirmektir. Keratokonuslu 35 hastanın 68 gözü in vivo konfokal mikroskopi ile muayene edildi. Kontrol grubu olarak da 35 sağlıklı olgunun 70 gözü incelendi. Sonuçlar kalitatif ve kantitatif olarak Heidelberg Retinal Tomografi 3 Rostock Kornea Modülü ile karşılaştırıldı Keratokonuslu grupta invivo konfokal mikroskopi bulguları olarak uzamış ve dökülmekte olan süperfisiyel epitel hücreleri; bazal epitelyal hücrelerde parlak reflektif materyal birikimi; belirginleşmiş, kalınlaşmış subbazal sinirler; subbazal sinirlerde yapısal değişiklikler; stromal keratositlerde belirgin reflektivite ve düzensiz yapılanma; stromada foldlar; endotel hücrelerinde pleomorfizm, genişleme, endotelyal guttata tesbit edildi. Bu anormal bulguların hiçbiri kontrol grubunda yoktu Anterior ve posterior stromal keratosit dansitesi açısından gruplar arasında ciddi farklar mevcuttu. Anterior keratosit dansitesi kontrol grubuna göre %14; posterior keratosit dansitesi ise %21,5 daha azdı. Sonuç olarak keratokonuslu hastalarda konfokal mikroskopi ile korneanın tüm tabakalarında kalitatif ve kantitatif yapısal değişiklikler izlendi. İleri keratokonuslu hastalarda bu bulgular daha ciddi seviyedeydi. Bu noninvaziv invivo teknik ile keratokonusun teşhis, takip ve patogenezinin anlaşılması kolaylaşacaktır.
PROF. DR. ADNAN ÇİNAL İLE İLGİLİ SAYFALAR VE DÖKÜMANLAR
PROF. DR. ADNAN ÇİNAL İLE İLGİLİ BİLGİLER, ÖZGEÇMİŞ VE MAKELELER
,
Türkiye (Telefon: (0312) 585 10 00 (50 hat); e-posta: [email protected]
Kapak Fotoğrafı: A. Kadir EKİNCİ
Renk Ayrımı: Repro C
Baskı: Koza Matbaası
Özveren Sokak No:13/A Kızılay / ANKARA
Tel: (312) 229 37 41 – 42
www.kozamatbaasi.com
EDİTÖRLER
Prof. Dr. Yeşim GÖKÇE KUTSAL Prof. Dr. Kutay BİBEROĞLU
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Kadın Hastalıkları ve Doğum
Anabilim Dalı Anabilim Dalı
ve
Hacettepe Üniversitesi
Geriatrik Bilimler Araştırma Merkezi (GEBAM)
Doç. Dr. Teslime ATLI Doç. Dr. Dilek ASLAN
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi
İç Hastalıkları Anabilim Dalı Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Geriatri Bilim Dalı
YAYIN KURULU
Prof. Dr. Adnan ÇİNAL
Müsteşar Yardımcısı
Uzm. Dr. Turan BUZGAN
Müsteşar Yardımcısı
Dr. Seraceddin ÇOM
Genel Müdür
Uzm. Dr. Bekir KESKİNKILIÇ
Genel Müdür Yardımcısı
Uzm. Dr. Nazan YARDIM
Daire Başkanı
Ertuğrul GÖKTAŞ
Şube


Yorum yaz