
-
Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi
- http://tip.sdu.edu.tr/
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
DOÇ. DR. NERMİN KARAHAN
Üniversite: Süleyman Demirel Üniversitesi
Bölüm: Tıp Fakültesi

ÇALIŞMA ALANLARI

1. İmmünohistokimya (TR)
2. Rektum (TR)
3. Rektal neoplazmlar (TR)
4. Prognoz (TR)
5. Neoplazmlar (TR)
6. Kolorektal neoplazmlar (TR)
7. K (TR)
8. Adenocarcinoma (EN)
9. Lakes region (EN)
10. Colonic neoplasms (EN)
11. Colorectal neoplasms (EN)
12. Neoplasms (EN)
13. Prognosis (EN)
14. (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
Çalışmamızda normal tiroid dokusu, nodüler kolloidal guatr (NKG) ile tiroid tümörlerinde TP53 ve C-kit’in ekspresyonu, klinikopatolojik parametreler ile ilişkilerinin incelenmesi amaçlandı. Çalışma 30’u papiller, 8’i folliküler, 5’i medüller ve 2’si anaplastik karsinom, 25’i folliküler adenom, 10’nu NKG ve 10’nu normal tiroid dokusunu içeren 90 olguyu içerdi. Bu olgulara ait arşiv bloklarına immünhistokimyasal olarak TP53 ve C-kit antikorları uygulandı. Otuz sekiz (%42,2;n=90) olguda TP53, 16 (%15,7;n=90) olguda C-kit pozitif idi. Normal tiroid dokusu, nodüler kolloidal guatr, benign ve malign tümörler arasında TP53 ekspresyonu ve ekspresyon skoru bakımından istatistiksel olarak anlamlı farklılık izlendi (p<0,001). Malign tümörler subtiplerine göre analiz edildiğinde papiller karsinom ile anaplastik karsinom arasında (p=0,009), anaplastik karsinom ile medüller karsinom arasında (p=0,040), anaplastik karsinom ile folliküler karsinom arasında (p=0,028) TP53 ekspresyon skoru bakımından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı. Neoplastik grupta yaş ve tümör boyutu ile TP53 ekspresyon skoru arasında anlamlı pozitif korelasyon saptandı (sırasıyla p=0,032, r=0,25, p=0,01, r=0,37). Folliküler adenom ve malign tümörler arasında C-kit boyanma skoru bakımından istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı (p=0,048). Folliküler adenomda tümör boyutu ile C-kit ekspresyon skoru arasında anlamlı pozitif korelasyon tespit edildi (p=0,034, r=0,42). Sonuç olarak bu çalışmada TP53'ün anaplastik tiroid tümörlerinde daha fazla eksprese olduğu izlendi. C-kit folliküler adenomda ve papiller karsinomda pozitif bulunmuştur. Bu durum differansiyasyon kayboldukça C-kit ekspresyonunun kaybının olduğunu düşündürmüştür. Anahtar sözcükler: Tiroid tümörleri, immünhistokimya, TP53, C-kit
Göller bölgesinde kolorektal karsinomlarda CD133 immunhistokimyasal ekspresyonunun klinikopatolojik parametrelerle ve prognoz ile ilişkisinin araştırılması The ınvestigation of the relationship between CD133 ımmunohistochemical expression, clinicopathologic parameters and prognosis of colorectal carcinomas in the Lakes region
Kolorektal karsinom (KRK) tüm dünyada kanser kaynaklı ölümlerde ön sıralarda yer almakta olup artan bir insidans sergilemektedir. Çalışmamızda, KRK’da CD133 immunhistokimyasal ekspresyonunun klinikopatolojik parametreler ve prognoz ile ilişkisinin incelenmesi amaçlandı. Bu amaçla Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tedavi edilen klasik adenokarsinomlu 70 KRK olgusuna ait parafin bloklar kullanıldı. Olgulara ait arşiv bloklarından hazırlanan kesitlere, immünhistokimyasal yöntemle CD133 antikoru uygulandı. Arşiv dosyalarından olgulara ait klinik bilgiler elde edildi. Çalışmamızda; CD133 ekspresyon seviyesinin, 38 (% 54,3) olguda düşük, 32 (45,7) olguda ise yüksek düzeyde olduğu tespit edildi. CD133 skorlaması ile tümör lokalizasyonu, grade ve lenfovasküler invazyon arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar saptandı. Rektosigmoid kolonda lokalize olgularda, CD133 ekspresyon seviyesi anlamlı olarak yüksek bulundu (p=0,005). CD133 ekspresyonu, grade ile anlamlı negatif korelasyon gösterdi (p=0,02, r=-0.022). Lenfovasküler invazyon saptanan 31 olgunun 21’inde (% 67,7) CD133 ekspresyon seviyesinin düşük olduğu saptandı. Bu durumun istatistiksel olarak anlamlı olduğu belirlendi (p=0,044). Bununla birlikte, istatistiksel olarak anlamlı olmasa da; tanı anında ve takipler sırasında uzak metastaz saptanan olgularda CD133’ün yüksek düzeyde eksprese olduğu gözlendi. Kaplan Meier log rank analizinde; CD133 ile sağkalım arasında anlamlı ilişki bulunmamakla birlikte, yüksek ekspresyon gösteren olguların sağkalım sürelerinin daha kısa olduğu belirlendi (Log Rank, p=0,093). Ayrıca CD133 ekspresyonunun yüksek olduğu olgularda, hastalıksız sağkalım süresinde istatistiksel olarak anlamlı (Log Rank, p=0,004) azalma tespit edildi. Sonuç olarak bu çalışmada elde edilen bulgular, KKH modelini desteklemekte, yüksek CD133 ekspresyonu ile hastalıksız sağkalım süresinin kısalığı arasında kuvvetli bir ilişki olduğunu ve CD133’ün KRK olgularındaki klinik önemini ortaya koymaktadır.


Yorum yaz