
-
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
- +90 444 5 065
- http://www.yyu.edu.tr/
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
DOÇ. DR. M. SALİH ARI
Üniversite: Yüzüncü Yıl Üniversitesi
Bölüm: Sosyal Bilimler Enstitüsü

ÇALIŞMA ALANLARI
2. Süryaniler (TR)
3. Müslümanlar (TR)
4. Mervaniler (TR)
5. Hristiyanlar (TR)
6. Dinler tarihi (TR)
7. Dinler arası (TR)
8. Religious groups (EN)
9. Interreligions (EN)
10. History of religions (EN)
11. Christianies (EN)
12. Merwanid (EN)
13. Muslims (EN)
14. Syri (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
Mervaniler Devrinde dini gruplar arasındaki münasebetler
Mervânîler 983-1085 yılları arasında hüküm sürmüş İslam devletlerinden biridir. Hâkim olduğu coğrafya Kuzey Mezopotamya’ydı. Bu coğrafya farklı etnik ve dinî grupları içerisinde barındıran bir coğrafyaydı. Sözkonusu etnik gruplar Süryaniler, Ermeniler, Rumlar, Araplar, Kürtler ve Deylemîler’di. Dinî gruplar ise Yahudiler, Hıristiyanlar ve Müslümanlar’dı. Bu dini gruplardan Hıristiyanlığa bağlı Nastûrî, Yakubî ve Melkî mezheblerinin mensupları vardı. İslam mezheplerinden ise Şâfiîlik, Hanbelîlik, Mâlikîlik, Hanefîlik ve İmâmîlik mezheplerinin mensupları Mervânî ülkesinde yaşamaktaydı. Mervâniler Müslüman olup Şâfiî mezhebini resmi mezheb edindiler. Bu mezhebin yayılması için çalışmalar yaptılar. Özellikle Nasruddevle bu çalışmalarda önemli katkılara sahipti. Bununla birlikte Nasruddevle diğer Müslüman mezheplerinin de rahat bir şekilde eğitimlerinin verilmesi ve yayılmasına izin verdi. Mervânî hükümdarları sadece kendi din mensuplarının değil aynı zamanda diğer din mensuplarının da dini yaşamlarını sürdürmelerine izin tanıdı. Dini özgürlüklerine dokunmadılar. Ayrıca komşu ülkelerde yaşayan ve kendi ülkelerinde özgür bir yaşam fırsatı bulamayanlar için de önemli bir sığınak oldu. Bizanslıların zulmünden ve baskısından kaçan Yakubîler, Mervânî şehri Amid’e gelip buraya yerleştiler ve burayı patriklik merkezi edindiler. Mervânîler ülke içerisindeki barışı sağladıkları gibi dış ilişkilerde de barışçıl olmaya çalıştılar. Komşu ülkelerin topraklarına saldırmadılar. Tersine komşularına karşı yapılan saldırılarda onlarla birlikte hareket ettiler. Dış ilişkilerde din ayrımı veya mezheb ayrımı yapmadılar. Bu tutumları ülkelerindeki huzur ve refahın artmasını sağladı. Mervânîler döneminde Kuzey Mezopotamya coğrafyası tarım ticaret ve bilim açısından önemli bir düzeye erişti. Bundan ötürü komşu ülkelerden buraya insanlar akın ettiler. Mervânîler ülkelerine gelen insanlara iyi davrandılar. Onların bu tarz yönetimleri Mervânî ülkesini cazip kılan en önemli etkendir. Mervânîler devlet idaresinde liyakatı önemseyen bir anlayışla çağdaşları olan İslam devletlerinden farklılık göstermektedirler. Zira Mervânîler Gayri Müslimlerin devlet kademelerinde görev almalarına olanak tanıdılar. Vezirlik, Kâtiplik, Ordu komutanları, Vakıf görevlilerini ve saray tabiplerini uygun nitelikleri taşıdıklarında Hıristiyanlardan da tayin ettiler. Mervânîler kendi dönemlerinde farklı etnik ve dinî grupları hoşgörü ve çoğulcu anlayışlarıyla sağladılar. Onların bu hoşgörüsü sonucunda farklı din mensupları birbirleri hakkında doğrudan bilgi alma imkânına sahip oldular. 1026 yılında Nusaybinde gerçekleşen diyalog toplantısı bu hoşgörünün bir ürünüdür. Müslüman ve Hıristiyan temsilcilerin katıldığı bu toplantı dini hoşgörü açısından önemli bir adım olarak dikkat çekmektedir. Dinî çekişmelerin yoğun olarak yaşandığı bir çağda Mervânîler büyük bir hoşgörü ortaya koydular. Günümüzde de farklı etnik ve dinî grubun birarada yaşadığı bu coğrafyadaki insanlar için örnek alınacak bir uygulama sergilemeleri açısından Mervânîler önemlidir. Dinler arası diyalog ve dini çoğulculuğun kuzey Mezopotamya’nın yabancı olduğu bir yaşam tarzı olmadığı Mervânîler aracılığıyla tekrar anlaşılmış oldu.

Yorum yaz