
-
Kırıkkale Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
DOÇ. DR. İBRAHİM ERHAN GELGÖR
Üniversite: Kırıkkale Üniversitesi
Bölüm: Sağlık Bilimleri Enstitüsü

ÇALIŞMA ALANLARI

1. Sonlu elemanlar analizi (TR)
2. Plastik kompozitler (TR)
3. Ortodontik braketler (TR)
4. Ortodonti (TR)
5. Dental porselen (TR)
6. Vernik (TR)
7. Ortodontik braketler (TR)
8. Ortodontik aygıtlar (TR)
9. Dental mine (TR)
10. Demineralizasyon (TR)
11. Ortodontik aygıtlar (TR)
12. Maloklüzyon-angle klas II (TR)
13. Kemik vidaları (TR)
14. Dentofasiyal yapı (TR)
15. Alumina ceramic (EN)
16. Dental bonding (EN)
17. Dental porcelain (EN)
18. Orthodontics (EN)
19. Orthodontic brackets (EN)
20. Plastic (EN)
21. Demineralization (EN)
22. Dental enamel (EN)
23. Orthodontic appliances (EN)
24. Orthodontic brackets (EN)
25. Varnish (EN)
26. Dentofacial structure (EN)
27. Bone screws (EN)
28. Malocclusion-angle class II (EN)
29. Orthodontic appliances (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
Seramik ve kompozit braketlerin tork kapasitelerinin dişler üzerinde meydana getireceği değişikliklerin sonlu elemanlar analizi ile değerlendirilmesi Determination of torque capacities of porcelain and composite brackets and their effects on the teeth by using finite element analysis
Bu çalışmada, üst çene altı anterior dişlere iki farklı marka kompozit ve iki farklı marka porselen braketler uygulanarak, ark telinin sağ santral dişe uygulanan braketin slotuna gelen kısmına verilen 20º’ lik tork hareketi karşısında bu braketlerin dişler üzerinde oluşturdukları yer değiştirme oranlarının ve dişlerin kole seviyesinde maksillar kaide üzerinde meydana gelen gerilme değerlerinin bilgisayar ortamında üç boyutlu sonlu elemanlar stres analizi yöntemi ile statik lineer analizi yapılarak incelenmesi amaçlanmıştır. 3 boyutlu ağ yapısının düzenlenmesi ve daha homojen hale getirilmesi, 3 boyutlu katı modelin oluşturulması ve sonlu elemanlar stres analizi işlemi için SkyScan1174 compact Micro-ct tarayıcısından, Rhinoceros 4.0 3 boyutlu modelleme yazılımından, VRMesh Studio ve Algor Fempro analiz programından yararlanılmıştır. Kronun vestibülo-palatinal yöndeki değerlendirilmesinde (tork değeri) en yüksek değeri her iki çaptaki tel (0.016×0.022 inch ve 0.017×0.025 inch) için 20/40 Ceramic braket göstermiştir. Porselen braketler birbirlerine çok yakın tork değerleri gösterirken, kompozit braketlerdeki tork değerleri oldukça düşük çıkmıştır. Oklüzo-apikal yöndeki hareketler değerlendirildiğinde ise kompozit braketlerde kron ve apikal intrüze olurken, porselen braketlerde kron ekstrüze olmakta, apikal ise intrüze olmaktadır. Basma gerilimi (minimum principal) ve çekme gerilimi (maksimum principal) değerleri karşılaştırıldığında, porselen braketlerin palatinal de uyguladıkları basma geriliminin ve vestibülde oluşan çekme geriliminin kompozitlere göre daha fazla olduğu bulunmuştur.
Farklı tip vernik materyallerinin ortodontik braketler çevresinde gelişebilecek mine demineralizasyonlarını önleme etkinliklerinin değerlendirilmesi Evaluating effectiveness of different varnishes on preventing demi̇neralization adjacent to orthodonti̇c brackets
Ortodonti pratiğinde materyal ve teknik alanda gelişmelere rağmen, sabit ortodontik tedavi sırasında gelişen mine demineralizasyonları istenmeyen bir etki olarak yerini korumaya devam etmektedir. Ortodontik aygıtlar çevresinde gelişebilecek demineralizasyonları azaltmada, evde uygulanan flor rejimleri uzun bir süredir kullanılmaktadır. Hasta kooperasyonun yetersiz olduğu durumlarda farklı tip flor yöntemlerinin tercih edilmesi gerekmektedir. Bu çalışmada, ticari olarak ulaşılabilen dört tip verniğin mine demineralizasyonlarını önlemede etkinliklerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Çalışmada yüz adet çekilmiş insan dişi kullanıldı. Bütün dişlere %37?lik fosforik asit uygulandı ve Transbond XP kullanılarak braketler yapıştırıldı. Sonrasında dişler rastgele 5 gruba ayrıldı; 1. Control (vernik uygulanmadı) 2. Duraphat 3. Enamel Pro Varnish (EPV) 4. Clinpro White Varnish (CWV) 5. Cervitec Plus (CP). Dişler her defasında birer saat olmak üzere günde üç defa yapay çürük solüsyonunda bekletildi. Verniğin mekanik olarak aşınmasının taklit edilebilmesi amacıyla her siklüs sonrası dişler diş fırçasıyla fırçalandı. Bütün örnekler siklüs öncesi ve sonrası DIAGNOdent kullanılarak değerlendirildi. Sonrasında dişler uzunlamasına kesildi ve minede gelişen demineralizasyon mikrosertlik testi kullanılarak kantitatif olarak değerlendirildi. Ölçümler braketin servikal ve oklüzal kenarından (0 ?m) ve 100 ve 200 ?m uzaklıklarından yapıldı. Bütün bu bölgelerde, mine dış sınırından derinlere doğru olmak üzere 10, 20, 40, 70 ve 90 ?m?dan 5 ayrı ölçüm gerçekleştirildi. Beş gurup arasındaki farkın değerlendirilmesinde One-way analizi ve Tukey çoklu karşılaştırma testi kullanıldı. P değerinin 0.05?den küçük olması anlamlı olarak kabul edildi. Bütün guruplarda, siklüs öncesi ve sonrası elde edilen floresan değerleri arasındaki farkın anlamlı olduğu görüldü. Bütün test guruplarında DIAGNOdent değerlerinde artış gözlense de, DIAGNOdent ölçümlerinde gözlenen en büyük artış CP uygulanan gurupta görüldü. En yüksek Vickers sertlik sayılarının EPV için elde edildiği görülürken (p< 0.005), kontrol grubunda en düşük sertlik değerleri elde edilmiştir. EPV?den en yüksek sertlik skorları sırasıyla CWV ve Duraphat için elde edilmiş olsa da, demineralizasyonu önleme açısından iki gurup arasındaki farkın anlamlı olmadığı görüldü. Mine dekalsifikasyonları geliştirme açısından yüksek riskli olan ve ortodontik tedavi gören hastalarda ticari olarak ulaşılabilen florlu verniklerin faydalı etkisi olabilir.
Angle sınıf II bölüm 1 maloklüzyonlu bireylerde mini vida destekli fonksiyonel çekme apareyinin dentofasiyal yapılar üzerine etkisi The effect of functional pull appliance supported miniscrew on dentofacial structures in individuals with angle class II division 1 malocclusion
Bu çalışmanın amacı, Angle Sınıf II bölüm 1 maloklüzyonların tedavisinde minivida destekli Fonksiyonel Çekme Apareyinin (FÇA) etkinliğinin değerlendirilmesidir. Bu çalışma, Angle Sınıf II bölüm 1 maloklüzyona sahip, yaş ortalamaları 13 yıl 5 ay olan 6?sı kız, 9?u erkek olmak üzere toplam 15 birey üzerinde gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın materyalini, FÇA uygulanmasından hemen önce ve hemen sonra hastalardan alınan 30 adet lateral sefalometrik film ve 30 adet ortodontik model oluşturmaktadır. Tedavi öncesi ve sonrası değişikliklerin incelenmesi amacıyla 28 adet sefalometrik ve 16 adet model ölçümü olmak üzere toplam 44 parametre ölçülmüştür. Verilerin değerlendirme sonuçları, üst çenenin sagittal yönde büyümesinin etkilenmediğini ve alt çenenin de sagittal yönde büyümeye devam ettiğini göstermiştir. Bununla birlikte, ANB açısı azalmış, alt keserler protrüze olurken, üst keserler retrüze olmuş, alt azılar meziyale, üst azılar ise distale hareket etmiştir. Overjet ve overbite azalmıştır. Sonuç olarak, Fonksiyonel Çekme Apareyi, Sınıf II malokluzyonların tedavisinde etkili bir aygıttır. Minivida desteği de apareyin iskeletsel etkisini artırmıştır. Anahtar kelimeler: Fonksiyonel Çekme Apareyinin (FÇA) Sınıf II malokluzyon tedavisi, Sabit fonksiyonel aparey.


Yorum yaz