
-
Yeditepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- +90 216 578 0000
- http://www.yeditepe.edu.tr/
- Hiçbir belirt gün hizmet vermektedir.
DOÇ. DR. ESRA CAN SAY
Üniversite: Yeditepe Üniversitesi
Bölüm: Sağlık Bilimleri Enstitüsü

ÇALIŞMA ALANLARI

1. İn vivo (TR)
2. Diş renk değiştirmesi (TR)
3. Diş beyazlatma (TR)
4. Dental mine (TR)
5. Dental enamel (EN)
6. Tooth bleaching (EN)
7. Tooth discoloration (EN)
8. In vivo (EN)
YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA ÖĞRENCİLERİ
Bu randomize klinik çalışmada ofis ve home (ev) tipi beyazlatma tekniklerinin ayrı ayrı ve kombine kullanımlarının beyazlatma etkinliğinin karşılaştırılması ve beyazlatma sonrası 6. ayda beyazlatmanın devamlılığı ve mine yüzey morfolojisi üzerine etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Anterior 6 diş rengi A3 ve üzeri renkte olan, yaşları 18-35 (24,95±4,48 yaş) arasında değişen toplam 45 hasta beyazlatma tekniklerine göre 3 gruba ayrılmıştır (n=15). Grup ofis+home; %35’lik hidrojen peroksit içeren ofis beyazlatma sistemi ( Beyond Office max BEYONDTM Technology Corp. Nanchang) birer hafta ara ile her biri toplam 30 dakika ışık ile aktive edilerek 1 seans klinikte uygulandı, daha sonra 14 gün günde 2 saat kullandıkları %6 oranında hidrojen peroksit içeren Beyond stay white (BEYOND? Technology Corp. Nanchang)ile tedaviye devam edildi. Grup Ofis; %35’lik hidrojen peroksit içeren ofis beyazlatma sistemi (Beyond Office Max BEYONDTM Technology Corp. Nanchang) birer hafta ara ile her seansta 30 dakika uygulanan 3 klinik seans gerçekleştirildi. Home grubunda ise 14 gün boyunca günde 8 saat %15’lik karbamid peroksit içeren bir ev tipi beyazlatma sistemi (Opalescence PF %15 Ultradent) kullanıldı. Başlangıç diş rengi, tedavi sonunda elde edilen renk değişimi, 1., 3. ve 6.aylarda diş renginde meydana gelen geri dönüş spektrofotometre Vita Easyshade® (VITA Zahnfabrik H.Rauter GmbH&Co.KG, Germany) kullanılarak değerlendirildi. . Diş duyarlılığı çalışmaya katılan bireyler tarafından, 0 ile 10 arasında değerleri olan VAS skalası ile, bireysel olarak değerlendirildi. Gingival irritasyon derecesi ise `var’, `yok’ şeklinde gönüllü tarafından bireysel olarak değerlendirildi. Bununla birlikte aynı kontrol sürelerinde üst sağ santral dişlerden epoksi replika tekniği ile elde edilen mine yüzeyine ait örnekler yüzey morfolojisi açısından TÜBİTAK JEOL/JSM-6335F Taramalı Elektron Mikroskobu (SEM) ile incelendi. Renk değerlendirilmesi beyazlatma öncesi, beyazlatmadan sonraki 1.hafta,1.ay,3.ay ve 6.aylarda spektofotometre (Vita Easyshade® VITA Zahnfabrik H.Rauter GmbH&Co.KG, Germany )ile yapılmıştır. Diş hassasiyeti Visual Analog Skalası (VAS) kullanılarak her bir bireye özgü olarak değerlendirilmiştir. Renk değişimi ve aylara bağlı olarak geri dönüşümün karşılaştırılmasında, ofis+home, ofis ve home gruplarında eşlendirilmiş varyans analizi (ANOVA, p<0.05), grup içi zamana bağlı karşılaştırmalarda Newman Keuls çoklu karşılaştırma testi (p<0.05), zamana bağlı gruplar arası karşılaştırmalarda ise Tukey çoklu karşılaştırma testi (p<0.05) kullanıldı. Grupların VAS değerlerinin karşılaştırılmasında Kruskal Wallis (p<0.05) testi kullanılırken, dişeti irritasyonu karşılaştırmalarında ki kare (p0,05). Beyazlatmadan sonraki 6. ayda beyazlatma öncesine göre tüm beyazlatma tekniklerinde diş renginin, ?L, ?a, ?b, ?E renk parametrelerine göre istatistiksel olarak anlamlı derecede daha açık renkte kaldığı saptandı (p<0.0001). beyazlatmadan sonra 6. ayda renk geri dönüşümü açısından ofis+home grubunda (?E=12,92 ±4,06), ofis grubunda (?E=11,93 ±3,46) ve home grubunda (?E=13,96 ±4,97) beyazlatmadan sonra 1. hafta değerlendirmelerine göre istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p=0,076; 0,079; 0,096) her 3 gruptada 6 ayın sonunda başlangıç rengine geri dönüş saptanmazken ofis ve home grupları arasındaki fark sabit kaldı (p0.05). Her üç beyazlatma yönteminin kullanımına bağlı olarak diş rengi değişiminde istatistiksel olarak anlamlı faklılıklar saptandı. Home ve ofis grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı derecede renk farklılığı saptandı. Ofis+home ve home grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı fark görülmedi. Tüm beyazlatma uygulamalarında istatistiksel olarak anlamlı renk değişimi görülürken, beyazlatmanın etkinliği ve devamlılığı 6. ayın sonunda home (ev tipi) beyazlatma tekniğinin, ofis beyazlatma tekniğinden daha etkin olduğu saptandı.
Bu çalışmada, kompozit onleylerin simantasyonunda kullanılan adezivin polimerizasyon şeklinin ve yerleştirme basıncı tekniklerinin dual-cure rezin simanların dentine mikrotensil bağlanma dayanımları üzerine olan etkisinin in vitro incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada, çekilmiş sürmüş, çürüksüz, apeksifikasyonu tamamlanmış 32 adet üçüncü büyük azı dişi kullanıldı. Dişlerin oklüzal minesi 180 grit silikon karbit (SiC) zımpara ile kaldırıldı ve orta dentin yüzeyindeki smear tabakası 600 grit zımpara ile standardize edildi. Örnekler, rastgele olarak çalışmada kullanılacak olan adeziv/rezin simana (AdheSE/Variolink II ; Vivadent/Ivoclar ve Clearfil Protect Bond/ Clearfil Esthetic Cement; Kuraray) göre 2 ana gruba (n=16) ayrıldı. Daha sonra bu ana gruplar kullanılan adeziv sistemin polimerizasyon şekline göre (polimerize edilen, polimerize edilmeyen) ve kompozit onleylerin yerleştirilmeleri esnasında uygulanacak olan basınç tekniğine göre (40N/30 sn; 40N/110 sn) 4 alt gruba (n=4) ayrıldı. 3 mm kalınlığında ve 9 mm çapındaki kompozit onleyler (Filtek Z 250; 3M ESPE) 15 cm/H2O basınçlı perfüze dentine adeziv/dual-cure rezin siman kombinasyonları ile simante edildi. 37°C distile su içerisinde 24 saat bekletildikten sonra, bağlanma yüzeyine dik olacak şeklinde önce mesio-distal, daha sonra da vestibülo-lingual yönde kesilerek, 1×1 mm boyutunda dentin-kompozit çubuklar hazırlandı. Çubukların pulpa üzerinde kalan dentin miktarı 2-3 mm arasında olanları seçildi ve universal test cihazına (Instron) bağlı Bencor Multi T Testing Device’a bağlanarak 1mm/dak ile çekme kuvveti uygulandı. Mikrotensil bağlanma dayanımı ölçümlerinin aritmetik ortalama ve standart sapma değerlerine ilişkin elde edilen bulgular Mann-Whitney- U testi ile istatistiksel olarak analiz edildi. Adezivin polimerize edildiği; 40N30 sn basınç tekniği uygulanan Clearfil Protect Bond/Clearfil Esthetic Cement grubu, adezivin polimerize edilmediği 40N30 saniye basınç tekniği uygulanan Clearfil Protect Bond/Clearfil Esthetic Cement grubundan istatistiksel olarak anlamlı ölçüde daha yüksek bağlanma değeri gösterdi (p=0,003). Adezivin polimerize edildiği; 40N/110 saniye basınç tekniği uygulanan AdheSe/ Variolink II grubu, adezivin polimerize edilmediği 40N/110 saniye basınç tekniği uygulanan AdheSe/ Variolink II grubundan istatistiksel olarak anlamlı ölçüde daha yüksek bağlanma değeri gösterdi (p=0,03). Adezivin polimerize edilmediği 40N30 saniye basınç tekniğinin uygulandığı durumda, AdheSe/ Variolink II, Clearfil Protect Bond/Clearfil Esthetic Cement’ den istatistiksel olarak daha yüksek bağlanma değeri gösterdi (p=0,005). Çalışmanın sonucunda, kompozit onleylerin simantasyonunda, Clearfil Protect Bond/Clearfil Esthetic Cement kombinasyonu kullanıldığında, adezivin polimerize edilmesi 40N30 saniye basınç tekniği uygulamasında bağlanma dayanımını arttırırken, AdheSe/Variolink II kombinasyonunda adezivin polimerize edilmesi 40N110 saniye basınç tekniği uygulaması bağlanma dayanımını arttırmaktadır.


Yorum yaz